YDH- BM Güvenlik Konseyi’nin İran’a yaptırım kararı almasını TRT Arapça kanalına değerlendiren Yakın Doğu Haber Genel Yönetmeni Alptekin Dursunoğlu, kararın İran’ın nükleer programı üzerinde hiçbir etkisinin olmayacağını söyledi.
YDH- BM Güvenlik Konseyi’nin İran’a yaptırım kararı almasını TRT Arapça kanalına değerlendiren Yakın Doğu Haber Genel Yönetmeni Alptekin Dursunoğlu, kararın İran’ın nükleer programı üzerinde hiçbir etkisinin olmayacağını söyledi.
Türkiye ve Brezilya’nın girişimiyle nükleer yakıt takası konusunda 5+1 üyesi ülkelerin tüm taleplerini kabul etmesine rağmen bugün Güvenlik Konseyi’nde İran’a yönelik ağırlaştırılmış yaptırımlar öngören bir kararın çıkarılmış olmasını sürpriz olmayan ama talihsiz bir adım diye niteleyen Yakın Doğu Haber Genel Yönetmeni Alptekin Dursunoğlu, yaptırım kararının İran’ı nükleer programından vazgeçiremeyeceğini söyledi.
İran’ın bu karardan sonra Türkiye ve Brezilya ile birlikte imzaladığı nükleer yakıt takası anlaşması konusunda nasıl bir tutum takınabileceğine ilişkin bir soru üzerine Alptekin Dursunoğlu, İran’ın nükleer yakıt takasını bir iyi niyet adımı olarak attığına ve Batı’nın taleplerini kabul ettiğine dikkat çekti ve bu iyi niyete bu kadar kötü bir karşılık verildiği için Tahran’ın da bu iyi niyet adımını geri almasının şaşırtıcı olmayacağını söyledi.
Batı’nın İran’ın tüm iyi niyet adımlarına rağmen Güvenlik Konseyi’nden ağırlaştırılmış yaptırım kararı çıkarmasının İran’la ilgili olarak bu konuda “orman kanunlarının” işletilmeye çalışıldığını gösterdiğini belirten Dursunoğlu, tüm bunlara rağmen İran’ın nükleer programını tıpkı petrolün millileştirilmesi gibi ulusal bir proje olarak gördüğünü ve bundan geri adım atmayacağını ifade etti.
“Rusya Başbakanı Vladimir Putin’in de itiraf ettiği gibi bu kararın İran’ın nükleer programının çözümü konusunda herhangi bir etkisi olmayacaktır” diyen Dursunoğlu, İran’ın güven arttırıcı adımlarına ve Türkiye ve Brezilya’nın diplomatik çabalarına rağmen yaptırım kararı alınmasının müzakere zeminlerini baltalamaktan başka bir işe yaramayacağını savundu.
Sorunun bundan sonra nasıl bir gelişme kaydedeceğine ilişkin bir soruyu da cevaplayan Dursunoğlu, “İran Tahran’daki araştırma reaktörü için ihtiyaç duyduğu yakıtı satın alma yoluyla da tedarik edebilirdi; ama Batı’nın siyasi bahanelerini elinden almak için önerilen takas formülünü kabul ederek bir iyi niyet adımı attı. Ancak İran, daha önce Tahran reaktörü için ihtiyaç duyduğu yakıtı kendi imkanlarıyla da üretebileceğini açıklamıştı. Şimdi bu kararın ardından muhtemelen İranlı yetkililer Türkiye ve Brezilya ile imzaladıkları takas anlaşmasından çekilip bu yakıtı kendi imkanlarıyla üretme yoluna gidebilir” dedi.
