Irak’ta federalizm için mezhep kartı

Tüm Sünnileri federal bir bölge oluşturmaya ikna etmeye çalışan kesimler ile kurduğu devlete toprak kazanmaya çalışan IŞİD’in yarattığı güvenlik sorunlarına mezhep kartıyla taraftar kazanma çabaları sürüyor.

Irak güvenlik güçlerinin el-Enbar ilindeki silahlı gruplara yönelik operasyonları, bu ülkedeki siyaset ve güvenlikle ilgili gelişmelerin yeniden mezhep eksenli tartışma ve çatışmalara sürüklenmesine neden oldu.

El-Enbar’daki bazı aşiret liderleri tarafından ‘Sünnilere yönelik saldırı’[1] olarak nitelenen Irak güvenlik güçlerinin operasyonlarının güvenlikle ilgili boyutları şunlar.

1- 2000’li yılların ortalarında Irak’ın orta kesimlerinde ‘İslam Devleti’ kuran el-Kaide, 8 Nisan 2013’ten itibaren eylem alanına Suriye’yi de ekleyerek Irak-Şam İslam Devleti’ne (IŞİD) dönüştü.

2- 2006 yılının sonlarından itibaren ‘Uyanış Konseyleri’ adlı milis grupları kuran Sünni aşiretlerin terörle mücadelede Irak güvenlik güçlerine destek vermesiyle aşamalı olarak çökme noktasına gelen ‘Irak İslam Devleti’, Irak’ta kaybettiği insan ve para desteğini 2011 yılından itibaren Suriye isyanı sayesinde yeniden kazanmaya başladı.

3- ‘Suriye’nin Dostları’ adını kullanan ülkelerin sağladığı kolaylıkla Suriye’ye akan yabancı cihatçılar sayesinde çaba harcamadan ciddi bir militan desteğine kavuşan el-Kaide, Suriye’deki silahlı gruplara yapılan silah yardımlarından da yararlandı.

4- Başta Rakka olmak üzere Suriye’nin Irak sınırı yakınlarında ele geçirdiği bölgeleri, sınır kapılarını ve petrol kuyularını ‘cephe gerisi lojistik destek hattı’ olarak kullanan IŞİD, hem Suriye hem de Irak içerisindeki eylem kapasitesini birkaç kat arttırmış oldu.

5- 2011 öncesinde Irak’taki bombalı araç saldırısı sıklığı aylık periyotlara düşen el-Kaide, Suriye’den edindiği destekle 2013 yılından itibaren günlük periyotlarla hem de eş zamanlı onlarca bombalı araç saldırısı yapabilecek bir kapasiteye ulaştı.

6- Suriye’nin bazı bölgelerinde elde ettiği alan hakimiyeti sayesinde ilan ettiği ‘İslam Devleti’ne toprak da kazandırmış olan el-Kaide, aynı şeyi Irak’ta da yapabilecek cesareti buldu.

El-Kaide ile federalizm yanlılarının menfaat işbirliği

İyad Allavi liderliğindeki el-Irakiye ittifakı ile doğrudan veya dolaylı ilişkili bazı siyasi figürleri ve Suudi Arabistan’ı el-Kaide ile menfaat işbirliğine götüren federalizm konusu ise el-Enbar’daki olayların siyasi boyutunu oluşturuyor.

Irak anayasasının belirli illerin bir araya gelerek bir federal bölge oluşturmasına izin verdiği, biliniyor.

Federalizmin Irak’ı bölünmeye götüreceği yönündeki endişeler sürse de 2004-2006 arasındaki yoğun şiddet döneminde bu fikir, bazı siyasiler tarafından ‘barış içinde bir arada yaşama yolu’ olarak görülmeye başlanmıştı.

Dönemin Irak İslami Yüksek Konseyi Başkanı Abdulaziz Hekim, 2007 yılında güneyde de bir federal bölge oluşturulması için çalışma başlatacaklarını açıkladı.[2]

Ancak o dönemde ABD işgalinin yarattığı kendine özgü şartlardan dolayı Kürdistan Bölgesi’nin oluşturulmasını kerhen de olsa kabul etmek zorunda kalan diğer siyasi gruplar ‘ülkeyi bölünmeye götüreceğini’ öne sürerek güneyde federal bölge oluşturulmasına şiddetle karşı çıktılar.

Nitekim Abdulaziz el-Hekim de hem Sadr grubundan hem de Sünni siyasi gruplardan gelen tepkiler üzerine güneyde federal bölge kurma girişiminden vazgeçmek zorunda kaldı.

Sadr grubu, yeni federal bölgelerin oluşturulmasına ‘bölünmeye sebep olacağı’ gerekçesiyle, Sünni gruplar ise ülke petrollerinin güneyde ve kuzeyde olduğuna dikkat çekerek ekonomik gerekçelerle karşı çıkmıştı.

Sünni grupların federalizmi keşfi

2007’de yeni federal bölgeler oluşturulmasına karşı çıkan Sünni gruplar, 7 Mart 2010 seçimleri sonunda hükümeti Allavi’nin değil Maliki’nin kurmasından ve 2011 yılında başlayan Arap isyanlarından sonra el-Enbar ve Musul’da bir federal bölge kurma fikrine yöneldi.

Iraklı Sünnilerin federal bölge kurma çabasına girdiğine dair ilk haberler 2010 yılının nisan ayında söz konusu edildi ve Iraklı Sünnileri buna teşvik edenin de Türkiye olduğu bildirildi.[3]

O dönemde komplo teorisi gibi gözüken bu haberin doğruluk içerdiği, Selahaddin kenti İl Meclisi Başkanı Ahmed Abdullah’ın federal bölge kurma konusunda Kürdistan Bölgesi Başkanı Mesud Barzani’den destek isteyen açıklamasıyla anlaşıldı.[4]

El Hayat gazetesinden Hazım el-Emin’e göre de 2013 yılı ortalarından itibaren Allavi liderliğindeki el-Irakiye milletvekillerinin öncülük ettiği hükümet karşıtı gösterilerin ve şu an el-Enbar’da yaşanan olayların ana temasını da federalizm konusu oluşturuyor.[5]

Mezhepsel kışkırtma: Siyasi hedefe ulaşmak için en kullanışlı araç

Irak’ta yeni federal bölgeler oluşturulmasının hem Sünni hem de Şii siyasi kesimlerde taraftarı olduğu gibi hem Sünni hem de Şii kesimlerde karşıtları da var.

Irak’ın Sünni kentlerinden oluşan bir federal bölge kurma hedefi peşinde olan siyasi grupları, el-Kaide ile menfaat işbirliğine yönelten en önemli etkenlerden biri de bu.

El-Kaide’nin Irak ve Suriye’de hakimiyet kuracağı topraklara, federalizmden yana olan Iraklı Sünni siyasilerin de buna karşı olan Sünni aşiretleri, federal bölgeye ikna etmeye ihtiyacı var.

Federalizmden yana olan siyasi figürler ve onları destekleyen aşiretler, insan ve güvenli bölge desteği sunarken, el-Kaide’nin eylemleri de mezhepsel kışkırtmalara müsait zeminler yaratıyor.

Silahlı gruplarla işbirliği yaptığı için tutuklanan milletvekillerinden Ahmed Ulvani’nin cep telefonundan Suudi Arabistan İstihbarat Servisi Başkanı Bender bin Sultan’a mesaj gönderdiğine dair açıklama[6] ve yakalanan bir el-Kaide militanının Iraklı bir siyasetçi, Suudi Arabistan İstihbarat servisinden bir yetkili ve IŞİD Komutanı Şakir Vuheyb el-Fehdavi’nin el-Enbar’da görüştüklerine dair itirafı[7] kurulan ittifakın taraflarını gösteriyor.

Duleym aşireti liderlerinden Ali Hatem Süleyman’ın Irak güvenlik güçlerinin el-Enbar’daki IŞİD militanlarına yönelik operasyonlarını ‘Sünnilere saldırı’ olarak niteleyip Irak ordusunun Felluce’ye girmesi halinde kendilerinin de Bağdat’a doğru harekete geçeceklerine dair tehditte bulunması, yaratılmaya çalışılan psikolojik havaya dair fikir veriyor.

Irak ordusunun sadece Şiilerden oluşan bir ordu olmadığı, hatta el-Enbar’daki operasyonlarda asıl rolü Ahmed Ebu Rişe liderliğindeki Sünni Uyanış Konseyleri’nin oynadığı açık olmasına rağmen, operasyonlar ‘Şii Irak ordusunun Sünnilere saldırısı’ olarak sunuluyor.

Mezhepçiliğe Arap Baharı desteği

Bölgeye iç savaş, çatışma ve düşmanlıktan başka bir şey armağan etmemesine rağmen geniş bir destek bulan ‘Arap Baharı’ da el-Enbar’daki durumu açıklamak için kullanılan araçlardan biri.

Anadolu Ajansı’na demeç veren Rafideyn Stratejik Araştırmalar Merkezi (RASAM) Basın Sözcüsü Prof Dr.Yahya et-Tai, el-Enbar’daki operasyonları Arap Baharı ile ilişkilendiriyor.

El Enbar’daki operasyonların el-Kaide’ye darbe vurmak için olmadığını savunan Tai, bu operasyonların “Tunus'ta başlayıp Arap coğrafyasında yer alan birçok ülkede etkisini gösteren halk ayaklanmalarının, hedefini saptırmak, içeriğini zayıflatmak amacı taşıdığını savunuyor” ve "Bernard Lewis Projesi çerçevesinde Ortadoğu'yu bölmek için kendilerine zemin hazırlayan ABD-İsrail ve İran, bu coğrafyada mezhep eksenli çatışmalar istiyor"[8] diyor.

Irak Başbakanı Nuri el-Maliki, el-Enbar halkının taleplerini dinlemeye hazır olduğunu; ancak silahlı kalkışmaya da müsamaha etmeyeceklerini söylüyor.[9]

Maliki liderliğindeki Hukuk Devleti İttifakı milletvekili Hannan el-Fetlavi de kendi yerel bütçelerini karşılamaları durumunda yeni federal bölgeler oluşturulmasına karşı olmadıklarını ifade ediyor.[10]

Tüm Sünnileri federal bir bölge oluşturmaya ikna etmeye çalışan kesimler ile kurduğu devlete toprak kazanmaya çalışan IŞİD’in yarattığı güvenlik sorunlarına mezhep kartıyla taraftar kazanma çabaları sürüyor.

Çünkü diyalogla elde edilebilecek anayasal bir hakkı şiddet yoluyla elde etmekten kazançlı çıkan hem iç hem de dış çevreler söz konusu ve Irak’ın Sünni Müftüsü Mehdi Sumeydai “IŞİD sadece el-Enbar’da değil mecliste de faaliyet gösteriyor”[11] diyerek Irak’ta mezhep çatışmasından ve kaostan kimin yararlandığına işaret ediyor.  

 



[1] YDH. 8 Ocak 2014. Aşiret liderinden Irak ordusuna tehdit. http://www.ydh.com.tr/HD12556_asiret-liderinden-irak-ordusuna-tehdit.html

[2] YDH. 11 Nisan 2007. El Hekim: Federalizm için yakında harekete geçeceğiz. http://www.ydh.com.tr/HD2843_el-hekim--federalizm-icin-yakinda-harekete-gececegiz.html

[3] YDH. 4 Aralık 2010. Türkiye, Iraklı Sünnilere federal bölge kurmak istiyor. http://www.ydh.com.tr/HD8480_turkiye-irakli-sunnilere-federal-bolge-kurmak-istiyor.html

[4] YDH. 3 Kasım 2011. Iraklı Sünniler Barzani’den destek istedi. http://www.ydh.com.tr/HD9454_irakli-sunniler-barzaniden-destek-istedi.html

[5] El Hayat. 5 Ocak 2011. «صولة» المالكي في الأنبار: على البلد السلام http://alhayat.com/OpinionsDetails/589317

[6] El Alem. 31 Aralık 2013. نماینده‌ عراقی با ‌اطلاعات ‌عربستان ارتباط داشتhttp://fa.alalam.ir/news/1550101

[7] Sumeriye TV. معتقل من "داعش" يكشف عن لقاء سري جمع متحدثا باسم كتلة سياسية بالمخابرات السعودية قبل مقتل وهيب 10 Ocak 2014. http://www.alsumaria.tv/news/90313/%D9%85%D8%B9%D8%AA%D9%82%D9%84-%D9%85%D9%86-%D8%AF%D8%A7%D8%B9%D8%B4-%D9%8A%D9%83%D8%B4%D9%81-%D8%B9%D9%86-%D9%84%D9%82%D8%A7-%D8%B3%D8%B1%D9%8A-%D8%AC%D9%85%D8%B9-%D9%85%D8%AA%D8%AD%D8%AF%D8%AB%D8%A7/ar

[8] Sondakika.com. 7 Ocak 2014. Irak’taki el-Enbar operasyonunun nedenleri. http://www.sondakika.com/haber/haber-irak-taki-enbar-operasyonunun-nedenleri-5515252/

[9] YDH. 1 Ocak 2014. Maliki: Gösteri meydanları fitne merkezine dönüştü. http://www.ydh.com.tr/HD12539_maliki--gosteri-meydanlari-fitne-merkezine-donustu.html

[10] El Alem. 4 Ocak 2014. شرط نماینده دولت قانون برای ایجاد فدرالیسم درعراقhttp://fa.alalam.ir/news/1551679

[11] El Alem. 4 Ocak 2011. نظر مهم مفتی اهل‌تسنن عراق درباره نمایندگان داعشhttp://fa.alalam.ir/news/1551751



Makaleler

Güncel