Filistin devleti kurulmasına asla izin verilmeyeceğini ileri süren İsrail maliye bakanı, Filistin devleti fikrini “İsrail’e karşı kurulacak bir terör devleti” olarak niteledi.
YDH- Yahudi Haberleri Sendikası'nın (JNS) aktardığına göre, İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich pazartesi günü yaptığı açıklamada, İsrail-Suudi “normalleşmesinin” bir Filistin “terör devleti” kurularak değil ancak “barış için barış” formülüyle gerçekleşebileceğini iddia etti.
Smotrich, Kudüs’te düzenlenen Dini Siyonizm Partisi’nin haftalık grup toplantısında JNS’e verdiği demeçte, “Normalleşmenin iyi bir şey olduğunu ve hem bizim hem de Suudilerin –esasen Suudilerin– çıkarına olduğunu düşünüyoruz,” dedi.
Bakana göre, “Ortadoğu, İran’ın kötülük ekseni ve onun vekilleri ile Batı’nın, ABD’nin yanında duran, özgürlük, hürriyet ve güvenlik vaat eden ılımlı eksen olarak ikiye ayrılıyor.”
“Burada tüm Ortadoğu için muazzam bir kalkınma potansiyeli var. Eğer kötülüğü bastırırsak –ki bunu bir buçuk yıldır yapıyoruz ve yapmaya devam etmeliyiz– burada gerçek barış ve değerlere dayalı bambaşka ittifaklar kuracağız,” dedi.
Ancak Smotrich, ABD’nin Suudi Arabistan’a sivil nükleer program geliştirmesinde yardımcı olmayı planladığına dair haberlere atıfta bulunarak, Kudüs’ün “Suudilerin nükleer kapasiteye sahip olmasını doğru bulmadığını” belirtti.
İsrail’in, Suudi Arabistan’ın, Filistin devletine giden bir yol talebine karşı da “bir saniye bile düşünmeden” karşı çıkacağını vurgulayan Smotrich, “Bu asla olmayacak, imkânsız,” dedi.
Batı Şeria kurulacak bir Filistin devleti, Smotrich’e göre, “Gazze’nin 20 katı büyüklüğünde büyük bir terör devleti olur ve bu, İsrail’in tüm topraklarını coğrafi ve topoğrafik olarak kontrol eder.”
“Eğer Suudiler herkes için kazançlı bir ‘barış için barış’ istiyorsa, buna çok seviniriz. Ama süreçte bizden intihar etmemizi istiyorlarsa, o zaman teşekkürler, ama hayır,” dedi.
Aynı gün, İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, Berlin’de gazetecilere yaptığı açıklamada, Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ın elini sıkmaktan “daha çok istediği” bir şey olmadığını söyledi ve iki ülke arasındaki olası “normalleşmeyi” “Yahudi ile Müslüman arasında yakınlaşma” olarak nitelendirdi.
Herzog, Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier ile birlikte konuşurken, “Bence bu, tam anlamıyla tarihi bir meydan okuma. İsrail’in bölgeye dahil edilmesine doğru mu gidiyoruz?... Yoksa bunu engellemek isteyen radikal güçlere mi boyun eğiyoruz ki onlar bunu, Tahran’daki kötülük imparatorluğu ve onun vekilleri aracılığıyla yapıyor” dedi.
Herzog, “Ben tarihi yönelimin İsrail’in bölgeye entegrasyonu olduğunu düşünüyorum ve kendimizi savunma kapasitemizi kullanarak ve aynı zamanda barış için el uzatarak, barışı hayal ederek ve ona ulaşmak için her şeyi yapmalıyız” diye ekledi.
Ulusal Birlik Partisi lideri ve eski Savaş Kabinesi üyesi Benny Gantz ise JNS’e yaptığı açıklamada, İsrail’in normalleşme görüşmelerindeki öncelikli kaygısının “güvenlik” olduğunu söyledi.
“Eğer Suudilerle iyi ilişkiler ve bir tür normalleşme olacaksa, bu çok önemli olur. Bunu diğer Müslüman ülkelere genişletmek de önemlidir, bu yüzden buna destek veriyorum” dedi eski savunma bakanı.
“Sadece güvenlik perspektifinden bakmalıyız” diyen Gantz, “İbrahim Anlaşmaları ve sonrasında Amerikalılarla yapılan ve İsrail’in askeri üstünlüğünü (QME) güvence altına alan anlaşmalar bunun iyi bir örneğidir” diye ekledi.
Trump geçtiğimiz ay, Suudi Arabistan’ın, başkanlık döneminde İsrail ile “İbrahim Anlaşmaları” imzalayan dört Arap ülkesine katılabileceğini belirtmişti.
“Bence Suudi Arabistan İbrahim Anlaşmaları’na katılacak… Dört ülke zaten anlaşmaya katılmıştı, her şey hazırdı. Şimdi yeniden başlayacağız” dedi.
