OPEC+ üyesi ülkelerin bakanları 31 Mayıs'taki toplantıda, hazirandan itibaren günlük petrol üretimine 411 bin varil ek artış kararı aldı. Artışın Rusya'nın bütçe dengelerini zorlayacağı ve petrol fiyatlarını 50-60 dolar seviyesine çekebileceği öngörülüyor.
YDH - Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü ve müttefikleri (OPEC+), 31 Mayıs Cumartesi günü gerçekleştirdiği bakanlar toplantısında, hazirandan itibaren günlük ham petrol üretimine ek olarak 411 bin varil kapasite artışı kararı aldı.
Örgütün açıklamasına göre, bu artış mayıs ayında başlayan ve haziranda sürecek olan benzer ölçekli üretim artışlarının devamı niteliğinde.
Böylece, dünyanın önde gelen otuz petrol üreticisini bir araya getiren kartel, pandemi dönemi kısıtlamalarının kaldırıldığı 2020'den bu yana en yüksek seviye olan toplam 1,2 milyon varillik ek günlük arzı üç aylık süreçte piyasaya sunmuş olacak.
Toplantıda, OPEC+'nin iki kilit üyesi Suudi Arabistan ile Rusya arasında anlaşmazlık yaşandı. Bloomberg'in kaynakları, Rus delegasyonunun petrol fiyatlarını daha da düşürme riski nedeniyle ve Rusya'nın bütçesine olası etkileri gerekçe göstererek üretim artışına karşı çıktığını aktardı.
Ancak kaynaklar, Suudi Arabistan'ın ABD Başkanı Donald Trump'ın düşük petrol fiyatları yönündeki kamuoyu talebini yerine getirmek istediği için artış kararını zorladığını belirtti.
Petrol fiyatlarında savaş riski uyarısı
ING analisti Warren Patterson, küresel petrol piyasasının yeni bir "fiyat savaşı" eşiğinde olabileceği değerlendirmesini yaptı.
Patterson, benzer bir durumun 2020'de pandeminin başında, Rusya'nın piyasayı dengelemek için üretimi kısmayı reddederek OPEC+'den ayrılmasıyla yaşandığını hatırlattı.
Bu hamleye Suudi Arabistan'ın benzeri görülmemiş petrol indirimleri, keskin üretim artışı ve fiyatları önce varil başına 5-10 dolara, sonra sıfırın altına çekerek cevap verdiğini vurguladı.
Bir ay sonra Kremlin'in geri adım attığını ve Rusya'nın OPEC+'ye dönerek yeni anlaşma kapsamında en fazla üretim kesintisini uygulamak zorunda kaldığını ekledi.
Fiyatlar 50 dolara gerileyebilir
Suudi Arabistan'ın planına göre OPEC+ toplam 2,2 milyon varil ek günlük üretim artışı hedefliyor. Başlangıçta Riyad'ın bu süreci 2026 sonuna kadar yaymayı planladığı, ancak şimdi yeni arzın bu yıl içinde piyasaya sürülmesinde ısrar ettiği kaydedildi.
JP Morgan analistleri, bu durumun Brent petrol fiyatlarının varil başına 50-60 dolara düşmesiyle sonuçlanabileceği öngörüsünde bulundu.
Rusya'nın Ural petrolünün Brent'e kıyasla en az 10 dolarlık iskonto ile satıldığı dikkate alındığında, Ural'ın 40-50 dolar bandına inmesi mümkün görülüyor.
Rus bütçesi petrol düşüşüne göre yeniden şekillendi
Rusya hükümeti, bütçesini başlangıçta Ural petrolünün varil fiyatını ortalama 69,7 dolar baz alarak hazırladı. Ancak Donald Trump'ın tarım vergisi savaşlarını başlatması ve Suudi Arabistan'ın üretim kısıtlamalarını gevşetme kararı sonrası baharda bu hedefin tutturulamayacağı anlaşıldı.
Ural'ın martta 60 doların altına, nisan sonunda 54 dolara, mayısta ise zar zor 50 doların üzerine çıktığı bilgisi paylaşıldı.
Bütçe açığı üç katına çıkabilir
Rusya Maliye Bakanlığı ile İktisadi Kalkınma Bakanlığı, bütçe parametrelerini petrolün varil fiyatını 56 dolar baz alarak yeniden hesapladı.
Yeni plana göre petrol ve doğalgaz gelirlerinin başlangıçtaki 10,9 trilyon ruble yerine 8,3 trilyon ruble olması, bütçe açığının ise ilk tahminlerin üç katına (1,2 trilyon ruble yerine 3,8 trilyon ruble) çıkması bekleniyor.
Patterson, Suudi Arabistan'ın bütçesini dengelemek için varil başına 90 dolarlık petrol fiyatına ihtiyaç duyduğunu değerlendirdi. Fakat analist, Riyad'ın daha fazla üretim yaparak hacimden kazanç sağlama yoluyla bu seviyeyi düşürebileceğini de kabul etti.
