Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, İsrail’in İran’a yönelik son saldırganlığında hayatını kaybeden üst düzey İranlı komutanları yasla anarken, direniş cephesinin dayanışma ve kararlılığını vurguladı.
YDH- Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, İran’a yönelik son İsrail saldırısında hayatını kaybeden İran İslam Cumhuriyeti Silahlı Kuvvetleri’nin üç kıdemli komutanını yasla anarak övgülerini ifade etti.
Tugayların yayımladığı resmi açıklamada, İran Silahlı Kuvvetleri Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Muhammad Bakıri, İran Devrim Muhafızları Komutanı Tümgeneral Hüseyin Selami ve Emir Ali Hacızade, Hatem'ül Enbiya Merkezi Karargâh Komutanı Tümgeneral Gulam Ali Raşid ile birlikte “silahlı kuvvetler içerisindeki diğer komutanlar ve savaşçıların” şehadetinin derin bir üzüntüyle karşılandığı bildirildi.
El-Kassam Tugayları, söz konusu liderlerin Filistin davasına ve direniş hareketine onlarca yıl süren tarihi ve kritik desteklerini takdirle anarak, özellikle Aksa Tufanı Savaşı’nda sergiledikleri sarsılmaz direniş desteğinin, ağır bedellerine rağmen, kahramanlık sayfalarına altın harflerle kazınacağını ve “milletin düşmanlarının eliyle şehadetle mühürlendiğini” vurguladı.
Açıklamada ayrıca, önümüzdeki günlerde bu liderlerin yaptığı nitelikli katkıların tüm boyutlarıyla ortaya çıkacağı; bu katkıların Siyonist düşmanla mücadelede bir katalizör görevi görerek zaferi daha da yakınlaştırdığı belirtildi.
El-Kassam Tugayları, direnişe her zaman destek veren İran halkının şehitlerini de anarken, yaralılara acil şifa diledi ve İslam Cumhuriyeti’nin liderliği ile halkına, devam eden saldırılara karşı verdikleri mücadelede tam desteklerini sunduklarını açıkladı.
Tugaylar, işgalci rejimin temellerini sarsan ve saldırılarına karşı kahramanca yanıt veren İran silahlı kuvvetlerini övgüyle anarak, bu eylemlerin özgürlerin iradesini kırmadığını, aksine işgalciye karşı direniş kararlılığını artırdığını vurguladı.
Özellikle Gazze’deki Filistin halkının, bu saldırıları gurur ve onurla takip ettiği kaydedilirken, bu eylemlerin, Filistin halkına karşı soykırım ve etnik temizlik suçu işleyen işgalciye karşı şifa veren bir jest niteliğinde olduğu belirtildi.
Açıklamanın sonunda, Allah’tan zaferin tamamlanması, işgalcinin kibrinin yıkılması ve el-Aksa Camii’nin kurtuluşuyla birlikte “milletin bedenine onlarca yıldır yerleştirilen kanserli tümörün” kökünün kazınması için ahiret vaadinin gerçekleşmesi temenni edildi; “artık işgalcinin sonsuza dek yok olma zamanının geldiği” ifade edildi.
