Washington'un bölgedeki varlıkları: Tahran için değerli bir hedef bagajı

img
Washington'un bölgedeki varlıkları: Tahran için değerli bir hedef bagajı YDH

"Amerikan kuvvetleri Türkiye ve Afrika Boynuzu bölgesinde de yayılmış durumda. Türkiye'deki İncirlik ve İzmir hava üslerindeki Amerikan askerlerinin sayısı on bini aşıyor."




YDH - El-Ahbar yazarı Hıdır Harubi, ABD'nin Orta Doğu'daki geniş çaplı askeri varlığını ve bunun İran için potansiyel bir hedef teşkil ettiğini ele alıyor. "Terörle mücadele" gibi gerekçelerle meşrulaştırılan bu varlık, Irak, Suriye, Ürdün ve Körfez ülkelerindeki 50'den fazla üssün yanı sıra on binlerce askeri kapsıyor. Karadaki üslere ek olarak, ABD'nin Kızıldeniz, Umman Denizi ve Akdeniz'de uçak gemileri ve savaş gemilerinden oluşan güçlü bir deniz gücü bulundurduğu ve bu varlığın İran-İsrail gerilimiyle birlikte daha da arttığı vurgulanıyor.

Amerika Birleşik Devletleri, Orta Doğu genelinde büyük bir askeri varlığa sahip ve bu varlığını "terörle mücadele", uluslararası boğazlarda "seyrüsefer serbestisini güvence altına alma" ve "enerji arzı güvenliğini koruma" gibi çeşitli gerekçelerle meşrulaştırıyor.

Amerikan askerleri, Körfez'deki Washington müttefiki ülkelerden Arap coğrafyasının doğusuna, Türkiye ve Afrika Boynuzu'na kadar uzanan 50'den fazla askeri üste konuşlanmış durumda.

Bunun yanı sıra İsrail'de de resmi olarak açıklanmayan bir Amerikan askeri varlığı mevcut.

Irak, Suriye ve Ürdün'deki üsler

Irak'ta, Bağdat ve Washington arasında "IŞİD'e Karşı Uluslararası Koalisyon" bünyesindeki Amerikan kuvvetlerinin geleceği konusunda süregelen bir tartışma mevcut. İki ülke arasındaki anlaşmaya göre bu güçlerin 2026'ya kadar ayrılması gerekiyor. Buna rağmen, açıklanan rakamlara göre ülkede yaklaşık 2 bin 500 asker bulunuyor.

Bu askerler, ülkenin en büyükleri olan Beled ve Ayn el-Esed hava üsleri başta olmak üzere çok sayıda üsse dağılmış durumda.

Diğer önemli üsler arasında Taci ve Speyşer yer alıyor. Speyşer üssü, Hızlı Müdahale Güçleri'ne ev sahipliği yapmakta ve hava/füze operasyonları için bir merkez konumunda. Habaniye üssü ise pistler, silah depoları, özel güvenlik okulları ve komuta kontrol merkezlerini içeriyor.

Amerikan ordusu ayrıca, ülkenin kuzeyindeki Kürdistan Bölgesi'nde yer alan Harir el-Makam hava üssünde de konuşlanmış durumda.

Gelişmiş füze ve radar sistemlerine sahip olan bu üs, Amerikan kuvvetleri için Suriye ve Irak arasında bir geçiş noktası olarak görülüyor.

Suriye'de ise ABD, 2014'ten itibaren IŞİD'in yükselişini fırsat bilerek örgütle mücadele bahanesiyle ülkede 20'den fazla üste doğrudan askeri varlık tesis etti. Bunlar arasında Kobani (Ayn el-Arab) ve Tel Abyad'ın yanı sıra Rumeylan, Ayn İsa ve Mebruka üsleri bulunuyor.

En önemlisi ise füze sistemleri barındıran ve Suriye'deki en büyük Amerikan üssü olarak kabul edilen Tanaf üssüdür.

Esed hükümetinin düşmesinin ardından, bu ayın başlarında Amerikan ordusunun Doğu Suriye'de konuşlu yüzlerce askerini çekme niyetinde olduğu bildirildi. Bu, Yeşil Köy görev destek sahası, Suriye Demokratik Güçleri'ne (SDG) devredilen Fırat sahası ve daha küçük bir üçüncü sahanın kapatılması yönündeki eğilimin bir parçası.

Geçtiğimiz saatlerde, İsrail-İran geriliminin tırmanmasıyla birlikte Reuters haber ajansının Washington'un Suriye'de ek askeri üsleri kapatma niyetinde olduğunu ortaya çıkarması dikkat çekiciydi.

Tahminlere göre, son azaltmalarla birlikte oradaki Amerikan askerlerinin sayısı Batılı tahminlere göre 2 binin altına düşecek.

Irak ve Suriye'de olduğu gibi, Washington ile geniş askeri ve güvenlik ilişkileri bulunan Ürdün'de de 2 bin 800'den fazla Amerikan askeri bulunuyor.

Bu askerlerin çoğu Muvaffak Salti Hava Üssü ve Kule 22'de konuşlanmış durumda. Ayrıca Akabe limanındaki deniz konuşlanma noktaları da dahil olmak üzere, açıklanmayan başka üsler de mevcut.

Körfez ve işgal altındaki Filistin

Amerikalı yetkililer İsrail'de herhangi bir askeri üsleri olduğunu reddederken, Batılı raporlar bu iddiaları yalanlayarak orada Amerikan ordusuna bağlı personelin varlığını doğruluyor.

Özellikle balistik füze tehditlerini izlemek için tasarlanmış bir radar gözetleme sistemini içeren ve 512. Bölge olarak adlandırılan yerde personel bulunduğu belirtiliyor. Ayrıca İsrail, Washington'a ait acil durum askeri mühimmat depolarına da ev sahipliği yapıyor.

Aynı şekilde, 1992'den beri ABD ile güvenlik işbirliği anlaşması bulunan Katar, yaklaşık 13 bin Amerikan askerine ev sahipliği yapıyor.

Bu askerler, Washington'un Orta Doğu'daki en büyük askeri tesisi ve yurt dışındaki en büyük hava üssü olan el-Udeyd Hava Üssünde bulunuyor.

Bu üssün aynı zamanda ABD Merkez Komutanlığı (CENTCOM) ve ABD Hava Kuvvetleri Merkez Komutanlığı'nın karargâhı olduğu da biliniyor.

Ayrıca belirtmek gerekir ki, bu küçük Körfez emirliği 2021'den önce es-Saliye Üssü, es-Saliye Kampı ve Falcon mühimmat ikmal noktası olmak üzere üç Amerikan askeri tesisine daha ev sahipliği yapıyordu. Lojistik destek ve askeri teçhizat depolamaya yönelik bu tesisler daha sonra Ürdün'e taşındı.

90'ların başında ABD ile bir savunma anlaşması imzalayan ve bu anlaşmayla Orta Doğu'daki Amerikan askeri operasyonları için temel bir lojistik üs haline gelen Kuveyt'te ise Washington, Katar'dakine benzer sayıda asker bulunduruyor.

Bu askerler, ülkedeki Amerikan kuvvetlerinin ana karargâhı olan Arifcan Kampı, bölgedeki Uluslararası Koalisyon güçlerini desteklemede kilit rol oynayan Ali el-Salim Hava Üssü, ABD Ordusu Kuveyt Merkez Komutanlığı'nın karargâhı olan Doha Kampı ve hava gözetleme ve takibine yönelik Buehring Kampı gibi çeşitli askeri noktalara dağılmış durumda.

Suudi Arabistan'da ABD, yaklaşık 2 bin 700 asker konuşlandırmış durumda. Aynı zamanda hava savunma sistemleri ve hava üsleri de dahil olmak üzere Suudi ordusuna ait onlarca tesisi kullanma imtiyazına sahip.

Bu üsler arasında, Amerikan ordusuna bağlı 320. Hava Sefer Grubu ve 64. Keşif Grubu'nun karargâhı olan İskan Üssü ile Washington'un İran'la artan gerilim nedeniyle 2020'den itibaren varlığını güçlendirdiği Prens Sultan Hava Üssü yer alıyor.

BAE'deki Amerikan askeri varlığının ise yaklaşık 5 bin asker olduğu tahmin ediliyor. Bu askerler üç askeri üsse dağılmış durumda.

En önemlisi, BAE'deki Amerikan kuvvetlerinin ana karargâhı olan ve lojistik destek ile uçaklara yakıt ikmali hizmeti sunan ez-Zafra Hava Üssü. Ayrıca, Hürmüz Boğazı'nın kapanması durumunda Cebel Ali bölgesine karadan lojistik bir bağlantı sağladığı için stratejik öneme sahip Füceyra Deniz Üssü ve özellikle uçak gemileri başta olmak üzere Amerikan donanmasına önemli lojistik kolaylıklar sunan Cebel Ali Limanı da bulunuyor.

Bahreyn'de ise Amerikan askerlerinin sayısının dokuz bini aştığı tahmin ediliyor. Bu askerler üç üste konuşlanmış durumda. En önemlisi, Orta Doğu'daki tek kalıcı kıyı deniz üssü olan Cufeyr Deniz Üssü. Bu üs, ABD Deniz Kuvvetleri Merkez Komutanlığı ve ABD Beşinci Filo karargâhına ev sahipliği yapmasıyla öne çıkıyor. Diğer üsler ise Şeyh İsa ve Muharrak hava üsleri.

Bahreyn gibi Umman da ABD ile askeri anlaşmalara sahip. Ülkede yaklaşık 600 Amerikan askeri konuşlu. Bu anlaşmalar arasında, Washington'a ülkedeki 24 askeri tesisi kullanma izni veren 1980 tarihli Umman Tesislerine Erişim Anlaşması da bulunuyor.

Bu tesisler arasında gözetleme, keşif ve casus uçaklarının operasyonları için kullanılan Mesire Hava Üssü ile Amerikan mühimmat ve silahlarının depolandığı Musannah ve Tumreyt hava üsleri yer alıyor.

Hava üsleri ve savaş gemileri: Türkiye'den Kızıldeniz'e

Amerikan kuvvetleri Türkiye ve Afrika Boynuzu bölgesinde de yayılmış durumda. Türkiye'deki İncirlik ve İzmir hava üslerindeki Amerikan askerlerinin sayısı on bini aşıyor.

Denizde ise Amerikan kuvvetleri, Kızıldeniz bölgesinde bir dizi savaş gemisi ve Babülmendep Boğazı yakınlarında, özellikle Cibuti'deki Camp Lemonnier üssünde iki bine yakın asker konuşlandırmış durumda.

Bu kuvvetlerin temelini, Washington'un "uluslararası terörle mücadele" ve "deniz güvenliğini koruma" gibi başlıklar altında liderlik ettiği ortak bir uluslararası deniz gücü oluşturuyor.

Batılı kaynakların Amerika'nın İran-İsrail arasında devam eden savaşın genişlemesi ihtimaline karşı bir "hazırlık planı" olarak nitelediği bir çerçevede Washington, USS Nimitz uçak gemisini bölgeye gönderme niyetini açıkladı.

Gemi, son günlerde sevk edilen diğer deniz unsurlarına katılacak. Bunlar arasında, Doğu Akdeniz'e yönelen muhrip USS Thomas Hudner da bulunuyor. Bu gemi, Amerikan ordusuna bağlı Altıncı Filo'nun operasyon sahası içinde yer alan ve halihazırda bölgede bulunan USS Sullivans ve USS Arleigh Burke adlı diğer iki muhribe katılacak. Bu iki muhrip, gelişmiş balistik füze önleme kabiliyetleriyle donatıldı.

Aynı şekilde, USS Carl Vinson uçak gemisi de şu anda Amerikan Beşinci Filosunun sorumluluk alanındaki Umman Denizi'nde, İran'ın güney kıyıları açıklarında üç muhrip ve bir kruvazörle birlikte konuşlanmış durumda.

Uçak gemisi, F/A-18 ve F-35 uçaklarından oluşan filoları taşıyor. Washington, eş zamanlı olarak Kızıldeniz'e USS Truxtun ve USS Forrest Sherman adlı iki ek muhrip daha konuşlandırdı.

Çeviri: YDH