Gazze’deki ateşkes görüşmeleri için ABD ve Katar’ın yürüttüğü diplomatik girişimler sürerken, Batı Şeria’da da Gazze’deki yıkım ve zorla göç yöntemlerinin tekrar edilmesi insan hakları örgütlerinin endişelerini daha da derinleştiriyor. İsrail işgal güçleri Tulkerim mülteci kampını bir “hayalet kampa” dönüştürdü.

YDH- Batı Şeria’nın kuzeyindeki Tulkerim mülteci kampı, İsrail işgal güçlerinin buldozerlerle evleri ve altyapıyı yok ederek binlerce sivili zorla göç ettirdiği, Tulkerim Valisi Abdullah Kamil’in “yalnızca keskin nişancıların yaşadığı bir hayalet kamp” diye tanımladığı ve ağır bir insani krizin merkezine dönüşen sistematik yıkım operasyonlarının sahnesi haline geldi.
Tulkerim sakini altı çocuk babası Malik Lütfi, Reuters’a yaptığı açıklamada, “Altı ay önce bizi evimizden çıkardılar ve hâlâ geri dönemiyoruz… Durum tam bir felaket” dedi.
Resmi verilere göre, Ocak ayında başlatılan ve İkinci İntifada’dan bu yana en büyük askeri harekât olarak tanımlanan operasyon çerçevesinde Tulkerim ve Nur Şems kamplarında toplam 106 ev ve 104 bina tamamen yıkıldı.
Yerlerinden edilen siviller, okullarda, camilerde ya da tarım arazilerinde son derece zor koşullar altında yaşam mücadelesi verirken, devam eden kuşatma birçok ailenin evlerine dönerek eşyalarını almasını dahi engelliyor.
İsrail ordusu yayımladığı açıklamada operasyonun hedefinin “militan unsurları etkisiz hale getirmek” olduğunu iddia ederek, binaların yıkılmasını “güvenlik güçlerinin alanda serbestçe hareket edebilmesi için gerekli” bir adım olarak savundu.
Ancak İsrailli insan hakları örgütü B’Tselem, uygulanan yöntemi organize bir zorunlu göç politikası olarak tanımlarken, yayımladığı raporda yalnızca bu yıl Batı Şeria’daki mülteci kamplarından yaklaşık 40 bin Filistinlinin evlerinin ve altyapının yok edilmesi nedeniyle göç etmek zorunda bırakıldığını bildirdi.