Gazeteci Tucker Carlson, Turning Point USA etkinliğinde yaptığı konuşmada, pedofili ve fuhuş suçlamalarının ardından hapishanede ölen Jeffrey Epstein'ın muhtemelen İsrail istihbaratı adına çalıştığını ve bir şantaj operasyonu yürüttüğünü iddia etti.

YDH - Ünlü gazeteci Tucker Carlson, pedofili ve fuhuş ağı oluşturma suçundan tutuklanan ve hapishanedeki hücresinde şaibeli bir şekilde ölen Jeffrey Epstein'ın yabancı bir istihbarat teşkilatı adına çalıştığını ve bu servisin büyük ihtimalle İsrail'e bağlı olduğunu öne sürdü.
Turning Point USA etkinliğinde konuşan Carlson, Epstein'ın bir "şantaj operasyonu" yürüttüğünü ve Washington'daki herkesin bu durumu bildiğini ancak dile getirmekten çekindiğini iddia etti.
'Washington'daki herkes böyle düşünüyor'
Carlson, Washington D.C.'deki hemen herkesin Epstein'ın yabancı bir hükümet adına çalıştığına inandığını savundu.
"Washington D.C.'de bunun aksini düşünen tek bir kişiyle bile tanışmadım," diyen Carlson, insanların bu konuyu açıkça konuşmaktan korktuğunu belirtti.
Carlson, "Hiç kimse o yabancı hükümetin İsrail olduğunu söyleyemiyor çünkü bunun ayıp olduğu düşüncesine bir şekilde sindirilmiş durumdayız," ifadelerini kullandı.
Bu konuyu dile getirmenin nefret dolu ya da Yahudi karşıtı olmadığını savunan Carlson, bu suskunluğun internette daha fazla kin ve nefrete yol açtığını söyledi.
Epstein'ın serveti ve bağlantıları
Epstein'ın servetinin kaynağını sorgulayan Carlson, 1970'lerin sonunda üniversite diploması olmayan bir matematik öğretmeniyken nasıl olup da birden fazla uçağa, özel bir adaya ve Manhattan'daki en büyük konuta sahip olduğunu sordu.
"Bütün bu para nereden geldi?" diyen Carlson, bu sorunun cevabını kimsenin aramadığını belirtti.
Carlson, Epstein'ın yabancı bir hükümetle doğrudan bağlantıları olduğunun "son derece açık" olduğunu ve eski bir İsrail başbakanının Epstein'ın evinde yaşadığını hatırlatarak, "Mossad adına mı çalışıyordun?" sorusunun sorulması gerektiğini ifade etti.
'İsrail'i eleştirmek nefret değildir'
Bir devlet kurumunun davranışlarını eleştirmenin kişiyi "nefret dolu" yapmayacağını, aksine "özgür bir insan" ve "vatandaş" yapacağını vurgulayan Carlson, kendi hayatından örnek verdi.
CIA'de çalışan fazlaca yakını olmasına rağmen kurumun "korkunç şeyler yaptığını" ve "görevdeki bir ABD başkanının öldürülmesine katıldığını" söylemekten çekinmediğini belirten Carlson, bunun kendisini "sadakatsiz bir Amerikalı" yapmadığını söyledi.
Carlson, "Bu, sizi Amerika karşıtı yapmaz. Ben burada doğdum, ailem yüzlerce yıldır burada. Bu ülkeyi seviyorum," diye konuştu.
'Topraklarımızda suç işlediniz mi?'
Carlson, ABD vatandaşlarının, yabancı hükümetlerin kendi çıkarlarına karşı hareket etmemesini talep etme hakkı olduğunu belirtti.
İsrail hükümetine bu konunun sorulduğunu ancak "size söylemeyeceğiz" yanıtını aldıklarını aktaran Carlson, ABD'nin tutumunun net olması gerektiğini savundu.
Carlson, "Bizim cevabımız, 'Hayır, hayır, hayır. Size para gönderdiğimiz sürece, eğer topraklarımızda suç işlediyseniz, bunu yapıp yapmadığınızı bilmeye mutlak hakkımız var' olmalı," dedi.
Bu soruyu sormanın bir nefret veya bağnazlık ifadesi olarak görülmesi için herkesin "beyninin yıkandığını" ancak bunun her ABD vatandaşının cevap alma hakkı olan temel bir soru olduğunu sözlerine ekledi.