Bakü, terör sarmalının kesişim hattına mı dönüşüyor?

img
Bakü, terör sarmalının kesişim hattına mı dönüşüyor? YDH

Batı Asya uzmanı Mürteza Simiyari’ye göre, HTŞ lideri Colani’nin Bakü ziyareti, Suriye’yi Amerikan ve İsrail’in ileri karakolu haline getirme planının kritik bir adımı. Simiyari, Azerbaycan’ın Şii köylerini tahliye ederek çok uluslu tekfiri gruplara alan açmasının, Bakü’yü giderek bölgesel bir terör üssüne dönüştürme riskini ciddi biçimde artırdığını vurguluyor.




YDH- Batı Asya uzmanı Mürteza Simiyari, Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) lideri Colani'nin Azerbaycan’a gerçekleştirdiği son ziyareti, sıradan bir diplomatik temas olarak değil, bölgedeki güç dengelerini etkileme potansiyeline sahip stratejik bir hamle olarak değerlendirdi.

Simiyari’ye göre, ziyaretin resmi gerekçesi Azerbaycan-Suriye gaz boru hattı görüşmeleri olsa da, HTŞ'nin hedefi çok daha derin: Suriye'nin bölgesel denklemdeki konumunu yeniden tanımlamak ve kendisini Amerikan-Siyonist operasyon merkezinin ileri karakolu haline getirmek.

Bu stratejik dönüşüm karşılığında HTŞ’nin daha fazla mali ve lojistik destek elde etmeyi hedeflediği belirtiliyor.

 

“Colani, Amerikan laboratuvarında genetik mutasyon geçiriyor”

Uzman, Colani’nin Türkiye'nin yönlendirici politikalarına paralel adımlar attığını ve Şam’daki geçiş sürecinden istifade etmeye çalıştığını kaydederek şu değerlendirmede bulundu:

“Colani, Amerikalıların bölgesel laboratuvarında genetik bir mutasyona tabi tutuluyor. Şam ise giderek normalleştirilmiş bir İslam toplumunun sembolü haline getirilmeye çalışılıyor. Bu süreçte markalaşmanın bir ayağı da Bakü’de yürütülüyor.”

Simiyari’ye göre HTŞ liderinin Azerbaycan’daki bir diğer hedefi, Suriye’de son günlerde aktifleşen ve merkezi hükümete bağlılık göstermeyen uluslararası tekfiri unsurlarla ilişkileri düzenlemek.

Bu gruplar, HTŞ’yi siyasi pragmatizmle suçlayarak örgüt içindeki dengeleri zorluyor.

 

"Bakü, Şii köyleri boşaltıp çok uluslu teröristlere alan açtı"

Simiyari, Azerbaycan hükümetinin HTŞ liderine ev sahipliği yapma kararını da sert şekilde eleştirerek, Bakü’nün İran sınırındaki Şii köyleri “iklim gerekçesiyle” tahliye ettiğini ancak bu boşluğu çok uluslu tekfiri gruplara açtığını savundu.

Bu tercihin "stratejik bir algı hatası" olduğunu belirten Simiyari ayrıca, HTŞ’nin Karabağ’a militan transferi planları üzerinde çalıştığını da ifade etti.

Örgüt içinde özellikle Abdurahim Atun ve Ebu Muhammed el-Makdisi’ye yakın selefi-cihatçı liderler arasındaki görüş ayrılıklarının büyüdüğüne, bu fraksiyonlar arasında yalnızca "silahın hüküm sürdüğüne" dikkat çekti.

 

“HMÖ ve HTŞ Bakü'de buluşuyor”

Analizinde, Bakü’nün sadece HTŞ değil, aynı zamanda Arnavutluk’taki Halkın Mücahitleri Örgütü (HMÖ) için de bir merkez haline geldiğini vurgulayan Simiyari, "Amerikan ve Siyonist operasyon merkezleri, HTŞ ve HMÖ'yü Bakü üzerinden kavramsal bir ortaklık çatısı altında buluşturmaya çalışıyor" dedi.

Bu iddiaya dayanak olarak ise Sima-e-Nifak adlı Azerice yayın yapan bir televizyon kanalına yayın lisansı verilmesini ve kanalın başına HMÖ kadrolarından Fehime Arvani gibi "suç geçmişi olan sembolik" bir ismin getirilmesini gösterdi.

Ayrıca HMÖ'nün Bakü'de haber ofisi kurma girişimleriyle Azeri medya ağına sızmaya çalıştığını öne sürdü.

 

"Colani ve Arvani bölge için risk figürler"

Son olarak Simiyari, İsrail’in Azerbaycan’ı İran’a karşı askeri bir üsse dönüştürme çabasına da dikkat çekerek şu uyarıda bulundu:

"Kuşkusuz Aliyev hükümeti, İsrail'in bir ajanı olan Colani'nin davranışlarını dikkatle gözden geçirerek bu tekfirci teröristlerin işe yarayacak bir Suriye parası olmadığını, aksine kara ve değersiz bir para olduğunu, bölgenin geleceği açısından riskli olduklarını ve Tahran için tehlikeli olduğundan daha fazla Bakü'ye zarar vereceğini anlayacaktır."

Daha fazla okuyun: Barrack: Türkiye'yi İran, Rusya ve Çin'e karşı konumlandıracağız

Daha fazla okuyun: Azerbaycan-Ürdün neden yakınlaşmalıdır?

Daha fazla okuyun: Azerbaycan ve İsrail: İttifak mı, kukla-patron ilişkisi mi?



Makaleler

Güncel