Eski Irak Başbakanı Haydar el-İbadi, yaklaşan parlamento seçimleri öncesinde olası müdahalelere dikkat çekerek, seçim sürecinin bütünlüğünün tehlikede olabileceğini belirtti. Ayrıca, Mukteda es-Sadr’ın seçimleri boykot etme kararı almasına rağmen Koordinasyon Çerçevesi’ndeki tüm grupların onun katılımını istediğini ifade etti.
YDH- Eski Irak Başbakanı Haydar el-İbadi, Çarşamba günü yaptığı açıklamada, 11 Kasım 2025’te yapılması planlanan parlamento seçimleri öncesinde olası manipülasyonlara karşı uyarıda bulundu.
Bağdat’taki ofisinde siyasi analistler ve gazetecilerle bir araya geldiği toplantının ardından Şafak News’e konuşan İbadi, seçimlerin planlandığı tarihte yapılacağını belirterek, “Ancak bazı hazırlıkların müdahaleye maruz kalabileceği” uyarısında bulundu.
İbadi, bunun seçim sürecinin bütünlüğünü riske atabileceğini dile getirdi.
Şii Yurtseverlik Hareketi (ŞYH) lideri Mukteda es-Sadr’ın tutumuna değinen İbadi, “Koordinasyon Çerçevesi’ndeki tüm gruplar onun katılımını istiyor, ancak kendisi boykotta ısrar ediyor” dedi.
Sadr’ın bloğunun, kayıt süresinin uzatılması için seçim komisyonuna başvurduğunu ancak sürenin geçtiğini belirtti.
El-Nasr (Zafer) Koalisyonu’nun lideri olan İbadi, kendisinin de yaklaşan seçimlere katılmayacağını açıkladı.
Bu karar, daha önce seçim sürecinden çekildiğini duyuran Sadr’ın tutumuyla paralellik gösteriyor.
Uzmanlara göre bu adımlar, seçime katılım oranını düşürebilir ve Irak’ın siyasi dengelerini yeniden şekillendirebilir.
Bağdat ile Erbil arasındaki çözümsüz sorunlara değinen İbadi, Kürdistan Bölgesi’nde maaş krizinin yeniden gündeme gelebileceği uyarısında bulundu.
“Sorun köklü bir şekilde çözülmedikçe kriz devam edecek” dedi.
Federal hükümetin son iki aylık maaşları ödediğini hatırlatan İbadi, Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin (KBY) petrol ve petrol dışı gelirlerini Bağdat’a aktarmamasının krizi yeniden tetikleyebileceğini vurguladı.
“Mali anlaşmalar tam olarak uygulanmadıkça sorun tekrar gündeme gelebilir” ifadelerini kullandı.
Irak’ın su krizine de değinen İbadi, “adil ve sorumlu” bir politika çağrısı yaptı.
Ülkede halihazırda yeterli su rezervi bulunduğunu, ancak sürdürülebilirlik için iyi yönetilmesi gerektiğini belirtti.
“Adil dağılım ve modern tarım ile sulama teknikleri, Irak’ı yaklaşan bir su krizinden koruyabilir” dedi.
Uluslararası araştırmalara atıfta bulunan İbadi, önümüzdeki yirmi yıl içinde Türkiye topraklarının yüzde 88’inin çölleşme riskiyle karşı karşıya olduğuna dikkat çekti.
Ayrıca, vatandaşların kaynakları bilinçli kullanmasını zorunlu kılan bir “su stratejisi” geliştirilmesi gerektiğini vurguladı.
Bölgesel gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulunan İbadi, İran ile İsrail arasındaki çatışmanın çözülmediğini ve her an yeniden başlayabileceğini söyledi.
“Eğer çatışma doğrudan olursa Irak tehlikede değil” diyen İbadi, ancak Direniş Ekseni'ne bağlı Irak, Lübnan ve Yemen’deki grupların Irak’ı daha geniş bir çatışmaya sürükleyebileceği uyarısında bulundu.
Suriye’yi ise Irak için daha acil bir güvenlik riski olarak nitelendiren İbadi, özellikle güneydeki Süveyda vilayetindeki gelişmelerin tehlikeli olduğuna dikkat çekti:
“Suriye’de yaşananlar, terörün yeniden canlanma ihtimali nedeniyle İran-İsrail savaşından daha tehlikeli”
Süveyda’daki son çatışmalara atıfta bulunan İbadi, bazı Dürzi grupların İsrail ile işbirliği yaptığına dair raporların “ciddi ve dikkatle izlenmesi gereken” bir gelişme olduğunu ifade etti.
Daha fazlasını okuyun: Irak direnişi: Kürdistan'daki petrol sahalarının bombalanması bir iç hesaplaşmadır
Daha fazlasını okuyun: Erbil petrol ihracatında yeni gelişme
Daha fazlasını okuyun: Süveyda'da neler yaşandı? Yeni güç dengesi nasıl?
