Haşdi Şabi yasası, IŞİD’e karşı verilen mücadeledeki rolü ve üyelerinin haklarının korunması gerekçesiyle parlamentoda gündeme alınırken, ABD-İngiltere baskıları ve bazı siyasi blokların itirazlarına rağmen, Koordinasyon Çerçevesi’nin çoğunluğa dayalı kararlılığı süreci Irak’ın egemenlik sınavına dönüştürüyor.

YDH- ABD ve İngiltere’nin artan baskılarına, bazı Sünni ve Kürt siyasi blokların itirazlarına rağmen, Koordinasyon Çerçevesi temsilcileri mevcut parlamentonun son yasama döneminde Haşdi Şabi yasasını geçirmek için harekete geçti.
Temsilciler, örgüt üyelerinin haklarını garanti altına almak amacıyla, kapsamlı bir siyasi mutabakat sağlanmasa bile yasayı oylamaya sunma kararlılığını vurgulayarak, Haşdi Şabi’nin IŞİD'e karşı mücadelede üstlendiği kritik rolün bu sürecin temel dayanağı olduğunu belirtti.
Şii temsilciler, yasanın daha fazla ertelenmesine açıkça karşı çıkarken, gözlemcilere göre, Koordinasyon Çerçevesi’nin girişimleri, Haşdi Şabi’nin yasal statüsünü ve kurumsal yapısını oluşturma sürecini engellemeye yönelik “dış müdahale girişimlerine” karşı bir yanıt niteliği taşıyor.
Koordinasyon Çerçevesi milletvekili Zahra el-Bicari, el-Malume'ye yaptığı açıklamada şöyle söyledi:
“Amerikan ve İngiliz baskıları, bazı Sünni ve Kürt blokların itirazları yasayı geçirmemize engel olmayacak. Haşdi Şabi halk iradesiyle kuruldu ve görmezden gelinemeyecek fedakârlıklar yaptı”
Bicari, “Amerikan ve İngilizlerin Irak’ın yasama çalışmalarına müdahalesinin meşruiyeti nedir?” sorusunu yönelterek, Haşdi Şabi yasasının yalnızca mevcut yasalar çerçevesinde işleyen resmi bir güvenlik kurumunu düzenlediğini vurguladı.
Bicari’ye göre Koordinasyon Çerçevesi ve diğer Şii güçler parlamentoda en az 183 sandalyeye sahip. Bu da, ulusal çapta bir mutabakat sağlanmasa dahi yasanın geçirilmesine imkân tanıyor.
Bu gelişmeler, Hukuk Devleti Koalisyonu lideri Nuri el-Maliki’nin yaptığı açıklamaların ardından geldi.
Maliki, yasanın bir sonraki döneme ertelenmemesi gerektiğini vurgulayarak, tekrar eden gecikmeleri Haşdi Şabi üyelerine karşı “büyük bir haksızlık” olarak nitelendird ve “Vatanı savunmak ve terörün ilerleyişini durdurmak için silaha sarılanların hakkı teslim edilmelidir” dedi.
Bağımsız milletvekili Muhammed Anuz ise Meclis’i, Haşdi Şabi yasasını gündeme almak üzere acil oturuma çağırdı.
50’den fazla milletvekilinin yasanın oylanması için resmi talep imzaladığını duyuran Anuz, el-Malume'ye yaptığı açıklamada şöyle dedi:
“Güvenlik ve siyasi şartlar bu dosyanın sonuçlandırılmasını ve oyalamanın sona ermesini zorunlu kılıyor. Haşdi Şabi’nin fedakârlıklarına bağlılık, geçici sloganlarla değil, somut adımlarla gösterilmelidir”
Gözlemciler, Haşdi Şabi yasasının artık sadece düzenleyici bir konu olmaktan çıktığını, yabancı güçlerin desteklediği siyasi çevreler ile Irak’ın karar alma bağımsızlığını savunanlar arasında bir çatışma alanına dönüştüğünü belirtiyor.
Mevcut yasama dönemi sona yaklaşırken, Koordinasyon Çerçevesi ve müttefiklerinin çoğunluğa dayanarak yasayı geçirme ısrarı, uluslararası ve bölgesel baskılara rağmen sürecin kritik bir aşamaya girdiğine işaret ediyor.