Riyad ve Washington, Yemen’de kabile kartı yeniden devreye sokuyor

img
Riyad ve Washington, Yemen’de kabile kartı yeniden devreye sokuyor YDH

Suudi Arabistan’ın ABD desteğiyle Yemen’in kuzeyinde kabileler üzerinden karışıklık çıkarmayı hedeflediği ve özellikle Haşid kabilesini Ensarullah’a karşı kışkırtmaya çalıştığı bildirildi.




YDH- YPAgency’nin yayımladığı habere göre, bölgeden edinilen kaynaklar, “tehlikeli” olarak tanımladıkları bölgesel ve uluslararası girişimlerin, kuzey Yemen’de kabile kartı üzerinden iç fitne çıkarmayı hedeflediğini bildirdi.

Bu kapsamda öne çıkan kabilelerin Haşid ve Bekil olduğu, planın ise Suudi Arabistan tarafından, ABD’nin desteğiyle Sanaa’daki Ensarullah’a karşı yürütüldüğü ifade edildi.

Kaynaklar, Suudi Arabistan’ın son dönemde Haşid kabilesinden bazı şeyhlerle temas kurmaya başladığını, Islah Partisi’nin önde gelen isimlerinden Hamid el-Ahmar’ın da bu kabileye mensup olduğunu belirtti. Bu temasların, eski kabilesel bağlılıkları yeniden canlandırmaya yönelik olduğu, bu amaçla Amran vilayetinden bazı kabile önde gelenlerinin çağrıldığı, planın nihayetinde eski Cumhurbaşkanı Ali Abdullah Salih’in oğlu Ahmed Affaş’ın liderliğinde yeniden bir ittifak oluşturmayı hedeflediği kaydedildi.

Ayrıca kaynaklar, Suudi Arabistan’ın medya üzerinden, Gazze’ye destek amacıyla yapılan gençlik gösterisini, başkent Sanaa’nın el-Hasbe bölgesinde bulunan şeyh Abdullah el-Ahmar’ın evi önünde düzenlenmiş olmasını, milletvekili Hamir el-Ahmar’a yönelik bir provokasyon gibi göstermeye çalıştığını belirtti. Bu girişimin, kabilesel gerilim yaratma amacını taşıdığı ifade edildi. Ancak Ensarullah hareketi içindeki liderlerin, söz konusu gösterinin yalnızca Gazze’ye destek amacı taşıdığını ve herhangi bir iç siyasi boyutu olmadığını vurguladığı kaydedildi.

Haberde, bu girişimin başarısız olmasına rağmen, Suudi Arabistan’ın Haşid kabilesini kendi yanına çekme çabalarını sürdürdüğü, oysa kabilenin daha önce Ensarullah liderliğini desteklediğini ve Yemen’e karşı yürütülen savaşta cephede yer aldığını bildirdi.

Kaynaklar, bu girişimlerin aynı zamanda Haşid ile Arhab kabilesi arasındaki gerilimin artmasıyla eşzamanlı yürütüldüğünü ve bunun, Suudi Arabistan’ın kuzeydeki kabile ittifaklarını parçalama çabasının parçası olduğunu ileri sürdü.

Güney’deki Güney Geçiş Konseyi’ne bağlı raporlarda da son saatlerde Haşid kabilesinden bazı şeyhlerin Aden’e ulaştığı belirtildi. Bu isimler arasında Ebu Şavarib, Cüleydan ve el-Meşriki’nin yer aldığı, söz konusu isimlerin Sanaa’dan ayrıldıktan sonra Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri temsilcileriyle buluştukları, ardından Aden Havalimanı üzerinden Mısır’a geçerek Ali Abdullah Salih’in oğlu ile görüşecekleri ifade edildi.

Ensarullah’a yakın kaynaklar ise bu şeyhlerin serbestçe ayrıldıklarını, daha önce tedavi amacıyla seyahat ederken tutuklanan şeyh Muhammed ez-Zeydi’nin durumundan farklı olduğunu belirtti. Kaynaklar, bu durumun bazı kabile önde gelenlerinin gerçek niyetlerine dair şüphe uyandırdığını ve yeni bir kabilesel fitne hazırlığına işaret ettiğini bildirdi.

Sanaa’da hazırlıklar

Haberde, bu gelişmelerle bağlantılı olarak Sanaa’daki 6. Askeri Bölge komutanlığının pazar günü geniş katılımlı bir toplantı gerçekleştirdiği aktarıldı. Toplantıya Saada, Amran ve Cevf valileri ile istihbarat ve yerel yönetim yetkililerinin katıldığı, güvenlik ve askeri hazırlıkların gözden geçirildiği belirtildi.

Altıncı Bölge Komutanı Tümgeneral Cemil Zara, düşmanın çeşitli cephelerde hareketlilik gösterdiğini belirtti. Zura’a, ordu ve güvenlik güçlerinin ülkeyi “yolsuzluk ve servet yağması dönemine” geri döndürmeye izin vermeyeceğini ifade etti. Bu sözlerle, “21 Eylül Devrimi” öncesi döneme gönderme yaptığı kaydedildi.

Sanaa’daki Savunma ve Güvenlikten Sorumlu Başbakan Yardımcısı Celal el-Ruveyşan da geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, ABD, İsrail ve İngiltere tarafından hazırlanan yeni bir planın, Suudi Arabistan ve BAE’nin müttefikleri aracılığıyla Sanaa yönetimi bölgelerinde hayata geçirilmeye çalışıldığını ortaya koymuştu.

El-Ruveyşan, İçişleri Bakanlığı’nın mezun ettiği 1.424 özel güvenlik mensubunun töreninde yaptığı açıklamada, “Yemen’in tutumunu 10 yıldır durduramayanlar, bugün de başarısız olmaya mahkumdur.” dedi. Ayrıca, “Yerel araçların şunu anlaması gerekir: Halkımız, hangi boyutta olursa olsun tüm komploları boşa çıkaracak güçtedir. Onların tutumu, düşman Siyonist rejimi desteklemekten başka bir şey değildir.” ifadelerini kullandı.

Yeni ifşaatlar

CNN’in son gelişmelere ilişkin olarak pazartesi günü yayımladığı haberde, Washington’un Yemen’e yönelik yeni bir plan hazırladığı bildirildi. Buna göre, ABD Savunma ve Dışişleri bakanlarının Yemen’deki savaşı hem siyasi hem askeri olarak yönetmekle görevlendirildiği belirtildi. Bu planın Yemenlileri birbirine karşı kışkırtmayı amaçladığı ifade edildi.

Bakanlık sözcülerinin, ABD’nin bu kapsamda BM Güvenlik Konseyi’nde diplomatik girişimlerde bulunacağını ve koalisyon güçleri üzerinden dolaylı askeri destek sağlayacağını açıkladığı, ayrıca Hazine Bakanlığı’nın da Yemen’e karşı “ekonomik savaş” yürütme görevini üstlendiği bildirildi.

Haberde, Washington’un Yemen’deki gelişmelerden giderek daha fazla kaygı duyduğu, özellikle de 2024 yılında Kızıldeniz’de Sanaa güçleriyle yaşanan askeri çatışmaların ardından bu endişelerin arttığı aktarıldı. Kaynaklara göre, bu çatışmalarda ABD’nin üç F-18 savaş uçağı ve birkaç İHA kaybettiği, ayrıca uçak gemilerinin bölgeden çekilmek zorunda kaldığı belirtildi.

On yılı aşkın süredir yürütülen savaşta koalisyon yanlısı güçlerin belirleyici bir askeri başarı elde edemediği, buna rağmen kabile ittifaklarını yeniden canlandırma girişimlerinin, Yemen içindeki çatışmayı genişletme niyetinin açık bir göstergesi olduğu ifade edildi.

Haberde, bu girişimlerin aynı zamanda Sanaa’nın Gazze’ye destek ve Filistin direnişine verdiği desteğin yoğunlaştığı bir döneme denk geldiği vurgulandı.

 



Makaleler

Güncel