Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev, ülkesinin Avrupa Birliği ile genişletilmiş ortaklık ve işbirliği anlaşması imzalayacağını açıkladı. Rus uzmanlar ise Özbekistan'ın coğrafi konumu ve Rusya üzerinden geçen lojistik hatları nedeniyle jeopolitik bir yönelim değişikliğinin mümkün olmadığını ifade ediyor.

YDH - Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev, ülkesinin Avrupa Birliği (AB) ile yakında genişletilmiş bir ortaklık ve işbirliği anlaşması imzalayacağını bildirdi.
Mirziyoyev'in bu açıklamayı Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in de katıldığı bir forumda yapması, Özbekistan'ın "Batı'ya yöneldiği" yorumlarını beraberinde getirdi..
Mirziyoyev, "Bölgemiz ile Avrupa Birliği ülkeleri arasında stratejik bir ortaklık kurulmasına yönelik tarihi bir karar alındı. Önümüzdeki aylarda AB ile Genişletilmiş Ortaklık ve İşbirliği Anlaşması imzalamayı planlıyoruz," dedi.
Şevket Mirziyoyev'e göre, ülkesi "AB ve diğer ortaklarla birlikte," "bögenin Batı ile Doğu arasındaki bir merkez rolünü yeniden canlandıracak" etkili ulaşım-lojistik ve enerji koridorları geliştirmek için hedefe yönelik çalışmalarını sürdürecek.
"İşbirliği ekonomi ve lojistik odaklı"
Bu çerçevede işbirliğinin ekonomik ve lojistik alanlarda yoğunlaşacağı belirtiliyor. Trans-Sibirya ve Kuzey Denizi Rotası'nın, Çin'den Avrupa'ya Rusya üzerinden giden mal akışını karşılamakta yetersiz kalması nedeniyle Aralık 2024'te Çin, Kırgızistan ve Özbekistan'ı birbirine bağlayan demir yolu inşaatı başladı.
Bu güzergahın, Çin'in Kuşak ve Yol projesinin önemli bir parçası olması hedefleniyor.
Demir yolu, Çin'in Kaşgar şehrinden başlayarak Kırgızistan'ın Torugart, Makmal ve Celal-Abad şehirlerinden geçerek Özbekistan'ın Andican kentine uzanacak.
Toplam uzunluğu 486 kilometre olacak hattın finansmanının yarısından fazlasını Çin karşılıyor. Ancak demir yolu hattının genişliği Çin standardında değil, Rus standardında olacak ve rayların Rusya'dan sipariş edilmesi bekleniyor.
"Özbekistan gaz çıkarma yetkinliğini kaybetti"
"Enerji koridoru" konusunda ise Çin'in Avrupa'ya gaz veya petrol tedarik etmeyeceği, kendisinin de bu ürünleri ithal ettiği belirtiliyor.
Vzglyad gazetesine konuşan Rusya Petrol ve Doğalgaz Enstitüsü Direktörü Anatoliy Dmitriyevskiy, "Görünüşe göre Özbekistan kendi doğal gaz yataklarını geliştirmeyi planlıyor. Özbekistan'da Gazli, Kandım, Tavakkal gibi yaklaşık on adet yatak var. Sorun şu ki, Özbekistan gaz çıkarma konusundaki yetkinliklerini kaybetti," dedi.
Dmitriyevskiy'e göre Özbekistan, Çin, Kırgızistan ve hatta Rusya'ya yakıt ihraç eden bir ülkeden, gaz ithal eden bir ülkeye dönüştü.
Özbekistan 2023'te 695 milyon dolarlık gaz ithal ederken, geçen yıl bu rakam 1,65 milyar dolara yükseldi.
Dmitriyevskiy, "Gaz üretimi ve taşımacılığını geliştirmek için Özbekistan'ın öncelikle ciddi dış yatırımlara, ikinci olarak da uzmanlara ihtiyacı var. Bu ülkeden gençler şu anda bizim İ. M. Gubkin Rusya Devlet Petrol ve Gaz Üniversitesinde eğitim görüyor, yani Rusya bu konuda yardımcı oluyor," diye ekledi.
"Jeopolitik bir kayma mümkün değil"
Mirziyoyev'in açıklamasını Taşkent'te düzenlenen "Özbekistan, Azerbaycan ve Avrupa – Ortak Kalkınma İçin İşbirliği" forumunda yapması dikkat çekti.
Rusya'ya gaz tedarikinde rakip olarak görülen ve Rus gazından vazgeçme kararı alan AB için "yedek bir alan" olarak konumlanan Azerbaycan ile Moskova arasındaki ilişkilerin karmaşık olduğu belirtiliyor.
Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) Ülkeleri Enstitüsü Direktör Yardımcısı Vladimir Jarihin ise bu durumun Özbekistan'a yansıyacağı görüşüne katılmıyor. Jarihin'e göre, jeopolitik açıdan Özbekistan ve diğer Orta Asya ülkelerinin "Avrupa'ya gitmesi" hiçbir zaman mümkün değil.
Jarihin, "Özbekistan, Rusya ve Çin arasında 'sıkışmış' durumda. Hangi Avrupa'dan bahsediyoruz? Tıpkı Azerbaycan gibi, lojistik yollarınız Rusya üzerinden geçtiği sürece AB'ye değil, Rusya'ya bağımlısınız. Bence Özbekistan yönetimi bunu çok iyi anlıyor. Azerbaycan Cumhurbaşkanı da bunu çok yakında anlayacaktır," ifadelerini kullandı.