İsrailli sağcılar, askeri bürokrasiyi baypas etmek istiyor

img
İsrailli sağcılar, askeri bürokrasiyi baypas etmek istiyor YDH

İsrail'de sağ kanat, ordunun ve güvenlik bürokrasisinin tüm uyarılarını dikkate almayarak Gazze'yi yavaş yavaş işgal etme ve etnik temizlikle yeniden şekillendirme planını zorluyor. Ordunun ağır kayıplar ve sonrası için bir plan olmaması gibi gerekçelerle karşı çıktığı operasyonun nihai hedefinin, bölgeyi boşaltarak ilhak etmek olduğu belirtiliyor.




YDH - İsrail'in, Gazze Şeridi'ne yönelik savaş hedeflerinde, bölgenin siyasi coğrafyasını yeniden şekillendirmeyi ve etnik temizlikle ilhak ve yerleşime zemin hazırlamayı amaçlayan köklü bir stratejik değişikliğe hazırlandığı görülüyor.

Planın uygulanması halinde, hızlı veya kesin bir işgal operasyonu beklenmiyor. Tel Aviv'de ilan edilenin aksine, operasyonun esirleri kurtarmak ya da Hamas'ı devirmek yerine, siyasi ve ideolojik gündemlere hizmet edecek şekilde yavaş ve hesaplı ilerlemesi hedefleniyor.

Kapsamlı işgal senaryosu, askeri, güvenlik, siyasi ve hatta kamuoyu düzeyinde tam bir fikir birliği olmamasına rağmen tartışılmaya devam ediyor.

Planın ön hazırlıkları, sistem içinden gelen geniş çaplı muhalefete rağmen yürütülüyor.

Güvenlik bürokrasisi toptan karşı çıkıyor

Ordu, Şin Bet, Mossad ve askeri istihbarat dahil olmak üzere neredeyse tüm güvenlik teşkilatı yetkilileri, Gazze'ye yönelik geniş çaplı bir saldırıyı gereksiz ve sonuçsuz görerek operasyona karşı çıkıyor ve kısmi bir esir takası anlaşmasını destekliyor.

Haaretz gazetesinin güvenlik kaynaklarına dayandırdığı habere göre, kabine toplantısında Dışişleri Bakanı Gidyon Saar, Bilim ve Teknoloji Bakanı Gila Gamliyel, Bölgesel İşbirliği Bakanı David Amsalem ve hatta Adalet Bakanı Yariv Levin gibi bazı bakanların saldırının gerekliliğini sorgulaması güvenlik yetkililerini şaşırttı.

Bakan Amsalem, Gazze Şeridi'nin "İsrail'in Vietnam'ı" haline gelebileceği uyarısında bulunurken, Saar ise İsrail'in uluslararası konumunun kötüleşeceğine dikkat çekti.

Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir de net bir uyarıda bulunarak, "Siz askeri bir yönetime gidiyorsunuz. Planlamanız bizi oraya götürüyor," dedi.

Bu durum, taktiksel anlaşmazlıkların ötesinde, savaşa ilişkin hedefler konusunda derin bir bölünmeyi ortaya koyuyor. Askeri ve güvenlik yetkilileri, sadece Gazze şehrinin işgalinin bile ek bir yıl gerektireceği yönünde uyarılarda bulunuyor.

Ordunun işgale karşı üç temel gerekçesi

İsrail ordusunun şehirde geniş çaplı bir operasyona karşı çıkmasının temelinde şu gerekçeler yatıyor:

1- Genelkurmay Başkanı ve üst düzey subayların ifadelerine göre, "çatışmalar sırasında öldürülecekleri" için esirleri kurtarmak adına etkili bir yöntem değil.

2- Operasyon, Hamas'ı devirme hedefine ulaşmak için elverişli değil.

3- Gazze'nin işgali, "ertesi gün" için bir plan olmaksızın kalıcı bir güvenlik çözümü sunmuyor.

Sızan bilgilere göre ordunun en büyük endişesi, Gazze'nin şehir yapısı, dar sokakları ve tünelleri nedeniyle kendi saflarında "ağır kayıplar" yaşanması.

Ordu ayrıca, şehirdeki esirlerin akıbetine ilişkin "istihbarat takibini" kaybetme olasılığını gündeme getirerek kamuoyunu işgal kararına karşı harekete geçirmeyi amaçlıyor.

Ordu için en önemli endişe ise, hazır olmadığını belirttiği bir senaryo olan Gazze'deki askeri yönetimin sorumluluğunun kendisine yüklenmesi.

Siyasilerin "çözümü": Tehcir

Ancak ordunun muhalefeti, Dini Siyonizm partisinden Itamar Ben-Gvir ve Bezazel Smotriç gibi isimlerin baskısı altında olan siyasi karar alıcıların tutumunu değiştirmiyor. Bu isimler, kısmi anlaşmaları reddederek Gazze'nin işgali için geniş çaplı bir operasyonu dayatıyor.

Siyasiler, Filistinlilerin "gönüllü göçünü" (etnik temizlik) teşvik etme yönünde bir eğilim olduğunu, bunun da ordunun korktuğu sivil yönetim argümanını geçersiz kılacağını savunuyor.

Washington Post gazetesi, savaş sonrası Gazze için "Riviera Projesi" olarak bilinen 38 sayfalık bir Amerikan planını yayımlamıştı. Belge, bölgenin 10 yıl boyunca Amerikan yönetimine devredilmesini, Filistinli nüfusun tehcir edilmesini ve Gazze'nin yapay zeka yardımıyla "akıllı bir turizm merkezine" dönüştürülmesini öneriyor.

Planda, on yıl sonra nüfusun "seçilmiş" bir kısmının geri getirilmesi öngörülüyor. Bu belgenin uygulanabilirliği düşük görünse de, İsrail ve Amerikan iradelerinin Gazze'yi nüfusundan arındırma fikrinde birleştiğini göstermesi açısından siyasi bir anlam taşıyor.

Sahadaki işaretler kalıcı yerleşimi gösteriyor

Gazze'de sahada yaşananlar, geçici bir askeri operasyondan ziyade uzun vadeli bir askeri yerleşime işaret ediyor. Şeridin derinliklerinde yeni yolların açılması, elektrik ve su sistemleriyle donatılmış kalıcı tesislerin inşası, Han Yunus dahil birçok bölgeye İsrailli GSM şirketlerine ait iletişim kulelerinin kurulması ve asker ile lojistik malzeme nakli için küçük havaalanlarının inşası bu yöndeki göstergeler arasında yer alıyor.

Ordu, siyasi karara uymakla birlikte, "taktiksel yavaşlatma" olarak tanımlanabilecek bir yöntemle planlanan operasyonu ertelemeye çalışıyor. Operasyon, şehir merkezindeki Hamas mevzilerine doğrudan girmek yerine kenar mahallelerden ve "yumuşak bölgelerden" başlatılıyor.

Ordu bu şekilde, diplomasiye fırsat tanımak, siyasi karar üzerinde iç baskı oluşturmak ve ağır kayıpları ertelemek amacıyla operasyonun lojistik hazırlık, yedeklerin seferberliği ve cephelerdeki yeniden yapılanma gibi ön hazırlık süreçlerini uzatıyor.

Nihai olarak Gazze şehrinin işgal operasyonunun gerçekleştirileceği, ancak bunun hızlı ve kesin olmayacağı öngörülüyor.

Nihai hedefin Filistinlileri tehcire tabi tutarak şehri yeniden şekillendirmek olduğu göz önüne alındığında, İsrail ordusunun ilerlemeyi yavaşlatmaya, büyük çatışmalardan kaçınmaya ve her adımı ayrı ayrı değerlendirerek sonraki hamlelerini bu değerlendirmelere göre belirlemeye devam etmesi bekleniyor.



Makaleler

Güncel