Müftü Kablan'dan Lübnan hükümetine uyarı

img
Müftü Kablan'dan Lübnan hükümetine uyarı YDH

Lübnan Caferi Müftüsü Şeyh Ahmed Kablan, hükümet toplantısında yapılacak herhangi bir hatanın ülkeyi "felaketin kalbine" sürükleyeceği uyarısında bulundu. Ordu ve direnişin birbirinden ayrılamayacağını vurgulayan Kablan, Cumhurbaşkanı Jozef Aun'u anayasal garantör rolünü oynamaya çağırdı.




YDH - Lübnan Caferi Müftüsü Şeyh Ahmed Kablan, bakanlar kurulu toplantısında tekrarlanacak herhangi bir hatanın ülkeyi "felaketin kalbine" yerleştireceğini belirtti.

El-Ahbar gazetesinin haberine göre Kablan, Mevlid-i Nebi mesajında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Kablan, "Bu an, sinmiş vekilleri değil, cesur ve aklıselim sahibi insanları gerektiriyor. Lübnan'ımız tehlikede ve bakanlar kurulu toplantısında tekrarlanacak herhangi bir hata, ülkeyi felaketin tam ortasına sürükleyecektir," dedi.

Kablan, uluslararası, bölgesel ve yerli bazı aktörlerin Lübnan'ı harabeye çevirmek, yeniden siperler kazmak ve ülkeyi kana bulamak için çalıştığını ifade etti.

Cumhurbaşkanı Aun'a çağrı: Anayasayı koruyun

Cumhurbaşkanı Jozef Aun'a seslenen Kablan, "Siz anayasal bir garantörsünüz ve gözler sizin üzerinizde. An, kader anıdır. Ülke bir misak üzerine kuruludur ve kaderini ilgilendiren kararlar uzlaşıyla alınır," diye konuştu.

Lübnan'ı kuran temel mezheplerin, hükümetin ve meclisin meşruiyetinin bir şartı olduğunu vurgulayan Kablan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Anayasal garantörlüğü sağlamak ve misaka aykırı her türlü toplantı veya kararı engellemek sizin sorumluluğunuzdadır. Yapılması gereken, ulusal yapıyı ve meşruiyetinin doğasını korumaktır. Hükümet, bu büyük hatayı telafi etmekten saatler uzakta. Lübnan'ın kurucu misakını ve iç barışı tehdit etmekten sakının. Bu alanda atılacak maceracı bir adım, İslam ve Hristiyanlığın ülkesi için varoluşsal bir tehlikedir."

"Ordu ve direniş birbirinden ayrılamaz"

Lübnan hükümetine de mesaj gönderen Kablan, "Lübnan misak ülkesidir ve direniş, Lübnan ordusunun tam ortağı olan bir ulusal savunma gücüdür. Her ikisine de duyulan ihtiyaç, egemenlik ve varoluş meselesidir," ifadelerini kullandı.

Ordu ve direniş arasındaki egemenlik temelli bu bütünlüğe zarar vermekten daha büyük bir ihanet olmadığını belirten Kablan, ülkeyi çevreleyen tehlikelerin çok büyük olduğunu ve Lübnan'ı anlaşma ve ihale oyunlarından uzak tutarak korumak gerektiğini kaydetti.

Ordu ve direnişin birbirinden ayrılamayacağını vurgulayan Kablan, "Ordu ve direniş olmadan savunma ve ayakta kalma kabiliyeti olmaz. Bilakis, ulusal meşruiyet ordu ve direniştir. İkisini birbirinden ayırmak, Lübnan'ın en önemli egemenlik garantilerinden birini baltalamaktır. Çözüm, ülkeyi kaos, yıkım ve belirsizlik denizine itmek değil, ulusal güvenliği ve savunma politikasını tartışmaktır," dedi.

Kablan, Lübnan'ın yanan bir bölgenin ve çılgın bir kaosun ortasında yer aldığını belirterek, "Yapılması gereken, Lübnan'ı korumak ve bu büyük egemenlik hedefine ulaşmak için tüm ulusal imkanları seferber etmektir," diye ekledi.

Direnişin Lübnan'ı, onurunu ve egemenliğini savunmak için eşi benzeri görülmemiş fedakarlıklar yaptığını söyleyen Kablan, "Devleti, ülkeyi ve kurumları geri kazanan, Lübnan'ı özgürleştiren ve on yıllardır en büyük bedellerle korumaya devam eden güç olması, direnişin her kesimi için millilik ve meşruiyet olarak yeterlidir," değerlendirmesinde bulundu.



Makaleler

Güncel