İsrail'e karşı spor ve kültürde boykot dalgası

img
İsrail'e karşı spor ve kültürde boykot dalgası YDH

Gazze’deki İsrail saldırıları Avrupa spor ve kültürünü sarstı; protestolar, boykot tehditleri ve tarihi tepkilerle İsrail’in Gazze’deki soykırımı küresel sahnede tartışma konusu oldu.




YDH- Avrupa genelinde, İspanya’daki bisiklet yarışlarından Polonya’daki basketbol salonlarına kadar, Gazze’de süren İsrail soykırımının yansımalarının spor ve kültürel hayata giderek daha fazla sirayet ettiği bildirildi.

Apartheid dönemi Güney Afrika’ya ve daha yakın zamanda Ukrayna savaşının başlamasından sonra Rusya’ya karşı uygulanan önlemleri hatırlatan protesto ve boykotların arttığı kaydedildi.

Spor etkinliklerinde tepkiler

İspanya’da büyük bir bisiklet yarışı, İsrailli bir takımın katılımını protesto eden göstericiler nedeniyle kesintiye uğradı. Polonya’da taraftarlar, Eurobasket maçı öncesinde İsrail marşını yuhaladı. Ayrıca birçok Avrupa yayıncısının, İsrail’in yarışmasına izin verilmesi halinde gelecek yılki Eurovision Şarkı Yarışması’nı boykot etmeyi tehdit ettiği aktarıldı.

İspanya’nın çıkışı

İspanya Başbakanı Pedro Sanchez bu hafta tartışmaları keskinleştirdi ve Vuelta bisiklet yarışını kesintiye uğratan Filistin yanlısı protestoculara desteğini açıkladı. Sanchez, Gazze’deki “barbarlık” sona erene kadar İsrail’in uluslararası sporlardan men edilmesi çağrısında bulundu.

Sanchez’in tutumu kısa sürede İspanya devlet yayıncısı tarafından da desteklendi. Yayıncı kuruluş, üç Avrupa ülkesiyle birlikte Eurovision’dan çekilme tehdidinde bulundu.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, Sanchez’i “antisemit ve yalancı” olarak nitelendirdi.

Küresel spor kurumlarının tavrı

Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) ve FIFA’nın ise şimdilik harekete geçme çağrılarına direnç gösterdiği bildirildi. IOC Olimpiyat Oyunları İcra Direktörü Christophe Dubi, Milano’daki bir toplantıda, Rusya’nın Ukrayna’daki ilhakıyla İsrail’in saldırıları arasında fark olduğunu savunarak “bu farklı” dedi.

FIFA ise Filistin’in İsrail’in men edilmesini talep eden başvurularıyla ilgili yorum yapmaktan kaçındı. Avrupa futbol federasyonlarının ise yaptırım almamak için İsrailli takımlarla oynamak zorunda olduklarını ileri sürdükleri belirtildi.

Basketball Ireland CEO’su John Feehan, federasyonun bu kasım ayında kadınlar Eurobasket elemesinde İsrail’le karşılaşmaktan rahatsız olduğunu ifade etti. Ancak karşılaşmayı reddetmenin spora “büyük zararlar verecek” cezalar doğuracağını kaydetti.

Artan protestolar

Saha dışında protestoların giderek daha görünür olduğu aktarıldı. İsrailli takımların Avrupa genelinde soğuk karşılandığı bildirildi. Polonya’nın Katowice kentinde, Eurobasket sırasında İsrail marşı yüksek sesle yuhalandı.

Ağustos ayında Maccabi Haifa taraftarlarının, Avrupa Konferans Ligi’nde Polonya’nın Raków Częstochowa takımıyla oynanan maçta “1939’dan beri katiller” yazılı pankart açtığı kaydedildi.

2024 yılında ise Maccabi Tel Aviv taraftarlarının Amsterdam sokaklarında Filistin bayraklarını balkon ve pencerelerden indirdiği, bunun üzerine yüzlerce Filistin yanlısı kişiyle çatışma çıktığı bildirildi.

Mayıs ayında Münih’teki Şampiyonlar Ligi finalinde “Gazze’de soykırımı durdurun” pankartlarının açıldığı, Ağustos ayında ise Udine’deki UEFA Süper Kupa maçında “Çocukları öldürmeyi durdurun” pankartlarının açıldığı aktarıldı.

Kanada’da, Halifax kentinde yapılan Davis Cup tenis karşılaşmalarının güvenlik gerekçesiyle seyircisiz oynandığı bildirildi.

Tarihsel örnekler

Artan baskının, Apartheid dönemi Güney Afrika’ya yönelik spor boykotunu hatırlattığı ifade edildi. Güney Afrika, 1960’tan 1992’ye kadar Olimpiyatlar’dan men edilmişti. Ukrayna savaşı sonrasında da Rusya’nın büyük ölçüde küresel sporlardan hızla dışlandığı kaydedildi.

İsrail’in ise hâlâ kendi bayrağıyla yarışmalara katıldığına dikkat çekildi. Hollanda’daki Asser Enstitüsü’nden Antoine Duval, İspanya’nın çıkışını dönüm noktası olarak nitelendirdi.

İleriye bakış

Bu hareketin ne kadar yayılacağının belirsiz olduğu kaydedildi. Şimdilik Sanchez’in çağrısına başka hiçbir hükümet başkanının katılmadığı belirtildi.

Ancak İspanya’nın dünya futbolunda güçlü bir ülke olduğu, 2030 Dünya Kupası’nın ev sahiplerinden biri olduğu ve gelecek yılki Tour de France’ın açılış etabının İspanya’da yapılacağı hatırlatıldı.

İtalya ve Norveç’in gelecek ay Dünya Kupası elemelerinde İsrail’i ağırlamaya hazırlandığı bildirildi. Norveç’in ise maç biletlerinden elde edilecek geliri Gazze’deki insani yardım çalışmaları için Sınır Tanımayan Doktorlar’a bağışlama kararı aldığı ifade edildi.

Kültürel alanda da benzer tartışmalar yaşanıyor. Eurovision’un İsrail katılırsa yayıncı kuruluşların çekilme tehdidi nedeniyle krizle karşı karşıya olduğu kaydedildi.

Sonuç

Bu girişimlerin resmi bir spor ve kültürel boykota dönüşüp dönüşmeyeceği belirsizliğini koruyor. Ancak İspanya’dan Kanada’ya uzanan bisiklet yollarından tenis kortlarına kadar, yükselen mesajın şu olduğu kaydedildi: “İsrail’in Gazze’deki soykırımı artık yalnızca Filistinliler tarafından sahada karşılanmıyor; küresel sahneyi de yeniden şekillendiriyor.”

 

İlgili Haberler