Filistinli yazar ve siyasi analist Visam Afife, Donald Trump yönetiminin Gazze planının, İsrail Başbakanı Netanyahu tarafından Beyaz Saray'da yapılan bir toplantıda tamamen değiştirildiğini yazdı.
YDH - Filistinli yazar ve siyasi analist Visam Afife, ABD Başkanı Donald Trump'ın kamuoyuna sunduğu Gazze planının, kapalı kapılar ardında İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu tarafından kendi siyasi hedefleri doğrultusunda yeniden kaleme alındığını belirtti.
Afife'ye göre, Washington'un bir "Arap-Amerikan-İsrail uzlaşısı" olarak sunduğu plan, Netanyahu'nun müdahaleleriyle özünden uzaklaştı.
Netanyahu'dan üç kritik şart
Axios yazarı Barak Ravid'in haberine dayandırılan analize göre, Netanyahu, Beyaz Saray'da Jared Kushner, Steve Witkoff ve Ron Dermer ile yaptığı görüşmede planın seyrini değiştirdi.
Netanyahu'nun masaya getirdiği şartlar şunlardı:
— İsrail'in Gazze'den çekilmesi, Hamas'ın tamamen silahsızlandırılması koşuluna bağlandı.
— Tel Aviv'in veto etmediği hiçbir adımın atılamayacağı güvence altına alındı.
— İsrail askerlerinin "belirsiz bir süre" boyunca Gazze'de kalması metne eklendi.
Arap başkentlerinde rahatsızlık
Bu taleplerin plana eklenmesi, aralarında Riyad, Kahire, Ankara ve Doha'nın da bulunduğu Arap ve İslam dünyası başkentlerinde ciddi rahatsızlığa yol açtı.
Bu başkentler, Washington'un daha önce üzerinde mutabık kalınan çerçeveden geri adım attığı görüşünü benimsedi.
Katar'ın, planın açıklanmasının ertelenmesi için Beyaz Saray'a baskı yaptığı ancak Trump yönetiminin bu itirazları dikkate almadığı bildirildi. Afife, kamuoyuna yapılan açıklamaların temkinli bir destek havası taşımasına rağmen, diplomatik kulislerde tansiyonun yüksek olduğunu ve planın artık bir "Amerikan barış planı" değil, "İsrail'in Trump eliyle dayattığı bir metin" olarak görüldüğünü ifade etti.
Beyaz Saray'dan Katar'a özür telefonu
Analizde, Netanyahu'nun etkisini gösteren en önemli olaylardan birinin, Beyaz Saray'dan Katar Başbakanı'nı arayarak Doha'ya yönelik bir İsrail saldırısı için özür dilemesi olduğu belirtildi.
Bu özrün, Katar'ın arabuluculuk rolüne geri dönmesi için bir ön şart olduğu ve Netanyahu'nun sadece planları değil, bizzat Beyaz Saray'ın taraf olduğu uzlaşıları bile kendi lehine değiştirebildiğini ortaya koyduğu kaydedildi.
Visam Afife, sonuç olarak "Trump'ın Gazze planı"nın, barış, yardım ve devlet vaadiyle sunulmasına rağmen, arkasında İsrail'in bölgedeki kalıcı varlığını ve kontrolünü garanti altına alan bir gerçeklik barındırdığını belirtti.
Afife, "Açıklanan ile sahadaki gerçek birbirinden tamamen farklıydı. Bu, Arap başkentleriyle Washington’un üzerinde çalıştığı anlaşma değil, Netanyahu’nun harfiyen istediği bir metindi," diye yazdı.
