İslami Cihad yöneticisi İsmail es-Sendavi, Trump ve Netanyahu’nun açıkladığı planın saldırıları durdurmak yerine Filistin halkına teslimiyet dayatmayı amaçladığını belirtti.
YDH- Sanad Haber Ajansı’nın aktardığına göre, İslami Cihad Hareketi yöneticilerinden İsmail es-Sendavi, ABD Başkanı Donald Trump ve İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu tarafından açıklanan planın, saldırıları durdurmaya yönelik herhangi bir özellik taşımadığını, aksine Filistin halkına teslimiyet dayatmayı amaçlayan bir Amerikan–İsrail ortaklığının yansıması olduğunu ifade etti.
Sendavi, Sanad Haber Ajansı’na yaptığı özel açıklamada, basın toplantısında duyurulan maddelerin direnişin silahlarının teslim edilmesi ve çekilmenin siyasi tavizlere bağlanması gibi “imkânsız şartlar” içerdiğini belirtti. Bu haliyle planın sivillere yönelik suçların devamını meşrulaştıran bir “savaş belgesi” olduğunu, ateşkes girişimi olmadığını söyledi.
Sendavi ayrıca, planın hazırlanışında direnişin hiçbir şekilde görüşünün alınmadığını kaydederek, metnin İsrail’in saldırılarını sürdürmesine siyasi, bölgesel ve Araplar arasında meşruiyet sağlamak için kurgulandığını ifade etti. Çatışmaların durdurulmasının direnişin silahsızlandırılmasına bağlanmasını “tehlikeli bir tuzak” olarak nitelendiren Sendavi, bunun direnişi Arap ve İslam dünyasındaki desteğinden koparmayı ve ulusal rolünden uzaklaştırmayı hedeflediğini söyledi.
Sendavi, Filistinlilerin katılımı ve meşru temsilciliği olmadan dayatılacak herhangi bir planın ulusal dokuyu parçalayacağını, Gazze’nin siyasi ve coğrafi kimliğini ortadan kaldıracağını belirtti. Sunulanın barış değil, davayı “tasfiye” etme girişimi olduğunu ifade etti.
Ayrıca Filistinli gruplara ulusal birliği koruma ve hakların savunulması için ortak bir strateji geliştirme çağrısında bulundu. “Filistin halkı hak sahibidir ve kanın durması bahanesiyle onur kırıcı uzlaşmaları kabul etmeyecektir.” dedi.
Öte yandan, Beyaz Saray tarafından açıklanan planda, tarafların onayıyla savaşın sona erdirilmesi, 72 saat içinde operasyonların durdurulması ve İsrailli esirlerin serbest bırakılması öngörülüyor. Ancak ateşkesin, direnişin silahlarını teslim etmesine ve Gazze’de yeniden inşa ile geçici bir yönetim programının başlatılmasına bağlandığı bildirildi.
Sanad, girişimin Gazze’de savaşın daha da şiddetlendiği bir dönemde açıklandığını aktardı. Arap ve İslam başkentlerinden bazıları planı resmî olarak memnuniyetle karşılarken, siyasetçiler, liderler ve yerel yorumcuların büyük kısmı bunu “teslimiyet belgesi” olarak nitelendirdi ve meşruiyeti ile olası sonuçları üzerine yoğun tartışmalar yürütüldüğünü kaydetti.
