Araştırma: ABD'nin Lübnan hava sahasındaki İHA uçuşları üç kez felakete yol açıyordu

img
Araştırma: ABD'nin Lübnan hava sahasındaki İHA uçuşları üç kez felakete yol açıyordu YDH

Lübnan'da bir araştırma merkezi, ABD'ye ait MQ-9 Reaper tipi insansız hava araçlarının Lübnan hava sahasını sistematik olarak ihlal ettiğini ortaya koydu. Merkeze göre, Lübnan makamlarına bilgi verilmeden yapılan bu uçuşlar nedeniyle son on ayda üç kez sivil havacılık için büyük felaket riski yaşandı.




YDH - Lübnan gerçekleştirilen bir araştırma, ABD'ye ait MQ-9 Reaper tipi stratejik insansız keşif uçaklarının Lübnan hava sahasını sistematik olarak ihlal ettiğini ve bu uçuşların son on ay içinde üç kez sivil uçaklarla çarpışma riski yaratarak büyük bir felakete yol açma tehlikesi doğurduğunu ortaya koydu.

İttihad Araştırma ve Geliştirme Merkezi tarafından yayımlanan kayıtlara göre, ABD'nin hava sahası ihlalleri, İsrail'den sonra ikinci sırada yer alıyor ve bu ülkeyi Fransa takip ediyor.

Merkezin analizine göre, üç ülkenin hava faaliyetleri, Lübnan üzerinde "entegre bir hava istihbarat sistemi" içinde uyumlu bir şekilde yürütülüyor.

Araştırmaya göre, 12 Aralık 2023 ile 28 Eylül 2025 tarihleri arasında ABD uçakları, bazı dönemlerde neredeyse her gün olmak üzere onlarca kez Lübnan semalarında uçtu.

Özellikle güney, Bekaa ve büyük Beyrut bölgeleri üzerinde yoğunlaşan bu görevlerin, rutin gözetlemenin ötesinde çok yönlü istihbarat faaliyetleri ve stratejik amaçlar taşıdığı belirtildi.

Lübnan makamlarına bilgi verilmiyor

El-Ahbar gazetesinin aktardığı raporda, bu görevlerin tamamının "sınıflandırılmış" olduğu ve ne Lübnan Sivil Havacılık Otoritesinin ne de Lübnan ordusunun görevlerin niteliği hakkında bilgi sahibi olmadığı vurgulandı.

Amerikalı yetkililerin, uçakların güzergâhı ve irtifaları hakkında bilgi vermeyi reddettiği, bu durumun doğuya giden sivil uçuş rotalarıyla çakışma riski yarattığı ifade edildi.

Fransa'nın ihlallerini "1701 sayılı karar kapsamındaki görevler" olarak gerekçelendirdiği, ABD'nin ise 2023'te başlayan "Aksa Tufanı" operasyonunun ikinci ayından itibaren İsrail'e bilgi ve hava desteği sağladığı kaydedildi.

Görsel, termal görüntüleme ve elektronik dinleme kapasitesine sahip MQ-9 Reaper uçaklarının, 24 saatlik bilgi denetimi kurduğu ve aynı zamanda "öldürme platformları" olarak hazır tutulduğu belirtildi.

Merkezin yayımladığı uçuş kayıtlarına göre, bu uçaklar geçtiğimiz Mayıs ayında 31 günün 27'sinde ve bazı günlerde 18 saate varan kesintisiz uçuşlar gerçekleştirdi.

Uçuşlar sistematik bir rota izliyor

Uçuş rotalarının tekrar etmesi, hedefin tek bir olaydan ziyade Lübnan operasyon sahası için sürekli güncellenen geniş bir istihbarat tablosu oluşturmak olduğuna işaret ediyor.

Uçakların genellikle 22 bin ila 28 bin fit irtifada uçarak geniş alanları kapsadığı ve kısa menzilli hava savunma sistemlerinden kaçındığı ifade edildi.

Merkezin kaydına göre, bazı dönemlerde aynı anda üç MQ-9 uçağı tespit edildi. Bu uçakların görevlerinin görüntülemeyle sınırlı olmadığı, aynı zamanda dinleme, iletişim şifrelerini çözme ve radar karıştırma gibi işlevleri de içerdiği belirtildi.

Hellfire-3 füzeleriyle silahlandırılmış olan bu platformların, yüksek değerli hedefleri vurma veya sahadaki gelişmelere anında yanıt verme kapasitesine sahip olduğu vurgulandı.

Üç ülkenin koordineli faaliyetleri

Araştırmada, Amerikan uçaklarının "CACH" ve "VLKR" kodlarıyla, Fransız MQ-9'larının ise "DOWN" ve "DANDE" kodlarıyla aynı hava sahasında eş zamanlı bulunmasının, müttefikler arasında istihbarat ve operasyonel koordinasyona işaret ettiği belirtildi.

Merkez, İsrail, Amerikan ve Fransız keşif uçaklarının uçuş kayıtlarını karşılaştırarak üç farklı iş birliği modeli belirledi.

"Rollerin bölünmesi" olarak adlandırılan ilk modelde, ABD güçlerinin stratejik görevlere odaklandığı, İsrail uçaklarının ise sahadaki ani tehditleri takip ederek taktik görevler üstlendiği ifade edildi.

İkinci modelin, istihbarattan vuruşa ve ardından değerlendirmeye kadar hedefleme zincirinin entegrasyonuna dayandığı, üçüncü modelin ise operasyon alanını "işlem karelerine" bölerek ve farklı irtifalar atayarak birden çok uçağın çarpışmadan görev yapmasını sağlayan "çok katmanlı gözetim" olduğu kaydedildi.

Söz konusu entegrasyonun, taraflar arasındaki yüksek düzeyde karşılıklı bağımlılığı ortaya koyduğu belirtildi.



Makaleler

Güncel