'Özgürlük Tüneli'nin mimarı: Gazze, Kudüs yolunu yeniden çiziyor

img
'Özgürlük Tüneli'nin mimarı: Gazze, Kudüs yolunu yeniden çiziyor YDH

Gilboa Hapishanesi’nden kazılan “Özgürlük Tüneli” operasyonunun mimarı Mahmud el-Arda, otuz yılı aşan esaretin ardından yaptığı açıklamada, Filistin direnişinin “bölgedeki güç dengesini yeniden tanımlayacak tarihi bir eşiğe” ulaştığını belirtti. El-Arda ayrıca, Hizbullah’a ve Seyyid Hasan Nasrallah’a övgüde bulundu.




YDH– “Özgürlük Tüneli” operasyonunun mimarı ve geçtiğimiz günlerde serbest bırakılan Filistinli direnişçi mühendis Mahmud el-Arda, el-Ahed haber sitesine verdiği kapsamlı röportajda, İsrail hapishanelerindeki otuz yılı aşkın esaret sürecini, Ceninli altı tutuklunun kazdığı tünel üzerinden gerçekleşen Gilboa kaçışını ve bugünkü direnişin geldiği aşamayı anlattı.

Arda, Filistin direnişinin artık “bölgedeki çatışmanın seyrini kökten değiştirecek tarihi bir dönemece” girdiğini vurguladı.

“Özgürlük, kelimelerle tarif edilemeyecek bir andır”

Otuz yılı aşkın esaretin ardından serbest kalan Arda, özgürlüğe kavuştuğu anı şu sözlerle tanımladı:

“Bu duyguyu ne kelimelerle ne de görüntülerle anlatmak mümkün. Bu, sadece prangaların acısını tatmış ve ardından özgürlüğü yeniden solumuş insanların anlayabileceği bir andır.”

Ancak sevinci eksikti: “Kurtulduğuma sevindim ama sevincim tamamlanmadı. Çünkü kardeşlerim hâlâ orada. Her tahliye sahnesinde utanıyorum; çünkü içerde kalanlar var, hücrelerde yıllardır görülmemiş zulüm altında yaşamaya devam ediyorlar.”

“İsrail, insanlığını tamamen kaybetti”

Arda, özellikle son iki yılda işgal zindanlarındaki koşulların “eşi benzeri görülmemiş bir vahşet” düzeyine ulaştığını belirtti:

“İşgalci, insanlığını tamamen kaybetti. Hatta kameralar önünde tahliye edilen mahkûmlara bile hakaret ediyor, onları dövüyor. Gözlerden uzak hücrelerde neler yaşandığını siz düşünün.”

Cezaevi idaresinin “sınırsız yetkiyle” hareket ettiğini belirten Arda, şu ifadeleri kullandı:

“Namazda, nakil sırasında, sorguda ya da hücrede, nerede olursa olsun istedikleri gibi saldırabiliyorlar. Ahlaki ya da hukuki hiçbir sınır kalmadı.”

Arda ayrıca, Filistinli önder Mervan Barguti’ye yönelik saldırılara değinerek şunları söyledi:

“Mervan’a yapılan işkenceleri, kaburgalarının kırılmasını hepimiz duyduk. Bu ilk değil. Defalarca suikast ve işkence girişimine maruz kaldı ama her defasında daha güçlü çıktı. Onu takas anlaşmalarının dışında bırakmaları tesadüf değil; çünkü onun varlığı, Filistin içi bölünmeyi bitirebilir ve ulusal birliği sağlayabilir.”

“Özgürlük Tüneli”: İşgal için istihbari ve moral bir yenilgi

Arda, 2021’de İsrail’in “tarihindeki en ciddi güvenlik ihlali” olarak tanımladığı Gilboa Hapishanesi’nden kaçış operasyonunu anlatırken, olayın bir “inanç ve irade projesi” olduğunu söyledi:

“Bu sadece bir kaçış girişimi değildi. Yaklaşık 300 gün boyunca, kimse fark etmeden tüneli kazdık. Hepimiz, özgürlüğün kutsal bir hak olduğuna inanıyorduk.”

“Ben ilk günden beri özgür olduğuma inanıyordum. Özgürlüğü kendi ellerimle kazanmalıydım. İşgalci, güvenlik üstünlüğü yanılgısına kapılmıştı; ama biz onların sisteminin içeriden çürük olduğunu gösterdik. ‘Özgürlük Tüneli’ onları teşhir etti; tıpkı Gazze’nin savaş meydanında yaptığı gibi. Onlar makinelerle, biz ise inançla savaşıyoruz; kazanan, inancı ve amacı olandır.”

“Gazze, atan kalptir”

Son Gazze savaşı ve kendisinin serbest bırakılmasıyla sonuçlanan takas anlaşması üzerine konuşan Aride, Gazze halkına şu sözlerle seslendi:

“Bedel ağırdı ama hedeflerimiz daha büyük. Gazze binlerce şehit ve yaralı verdi; ama işgalin savaş makinesine karşı en büyük direnci de o gösterdi. Sonunda kendi iradesini dayattı. Gazze kanıtladı ki Filistin’in geleceğini müzakereler değil, direniş belirler.”

Arda, Filistin direnişinin yalnız olmadığını da belirtti:

“Gazze, Lübnan, Yemen, İran, Irak ve Suriye’de şehit düşen liderler ve direnişçiler, ümmetin büyük hedeflerine her geçen gün daha da yaklaştığını gösteriyor. Bu kadar bedel ödeyen bir ümmet yenilmez.”

“Lübnan büyük bir direniş ülkesidir”

Röportajın sonunda Arda, Lübnan’daki direnişe ve Hizbullah’a teşekkür ederek şu ifadeleri kullandı:

“Lübnan, küçük bir ülke değil; direnişiyle, tüm mezheplerden gelen şehitleriyle büyük bir ülke. Allah’ın adamlarına diyorum ki: İmam Musa Sadr ve yüce şehit Seyyid Hasan Nasrallah, Lübnan’da düşmanı sarsan ve projesini bozguna uğratan bir direniş inşa etti.”

Arda, Filistin davasına adanmış bu mücadeleyi “Lübnan halkı için de yeni bir şey değil, onurlu bir geleneğin devamı” olarak nitelendirdi ve sözlerini şu ifadelerle tamamladı:

“2000’deki Lübnan zaferi, Filistinlilere ilham verdi ve Aksa İntifadası’nı tetikledi; bu da Gazze’nin özgürleşmesine yol açtı. Bugün ise Lübnan’dan Yemen’e uzanan direniş cephesinin dökülen kanı, Kudüs yolunu yeniden çiziyor.”

 



Makaleler

Güncel