Ensarullah: Komuta devri, direnişin sürekliliğini simgeliyor

img
Ensarullah: Komuta devri, direnişin sürekliliğini simgeliyor YDH

Ensarullah, şehit Tümgeneral El-Gamari’nin ardından komutayı El-Medeni’ye devretti. Hareketin siyasi kanadı, yeni atamanın devrimci çizginin devamı olduğunu vurgularken, El-Medeni’nin savaş deneyimi, liderlik becerisi ve direniş sahasındaki etkisi öne çıkarıldı.




YDH- Ensarullah Siyasi Bürosu üyesi Muhammed el-Ferah, şehit Tümgeneral Muhammed Abdülkerim el-Gamari’nin yerine Mücahit Tümgeneral Ebu Hüseyin el-Medeni’nin atanmasının, hareketin kararlı devrimci ve askeri çizgisinin doğal bir devamı olduğunu açıkladı. 

El-Ferah, bu atamanın ardından herhangi bir boşluk ya da belirsizlik yaşanmadığını vurguladı.

X platformundaki kişisel hesabında yayımladığı yazısında el-Ferah, Komutan el-Medeni’yi “savaşlarla yoğrulmuş, ateşte eritilmiş altın gibi pişmiş bir askeri kadro” olarak tanımladı.

Onu cesaretin, inisiyatifin, becerikliliğin ve sabrın sembolü haline gelmiş bir komutan olarak niteledi.

El-Ferah, el-Medeni'nin liderlik, yönetim ve saha operasyonlarında geniş deneyime sahip olduğunu anlattı:

''El-Medeni, inancı, kararlılığı, soğukkanlılığı ve zorlu koşullarda sorumluluk alma cesaretiyle tanınır. Meslektaşlarının saygısını kazanmış, hatta rakiplerinin dahi takdir ettiği bir isimdir.''

Ensarullah yetkilisi, el-Medeni’nin Yemen sahasında herkes tarafından tanındığını belirterek, “Düşman onu dosttan önce tanır” ifadesini kullandı.

Ayrıca, merhum Bakan Hasan Zaid’in aktardığına göre, eski Cumhurbaşkanı Ali Abdullah Salih’in altı savaş döneminde el-Medeni için “lider oğlu lider” dediğini hatırlattı.

Salih’in, o dönem Seyyid Abdulmalik Bedreddin Husi’ye, el-Medeni’yi hükümetindeki ve ordusundaki üst düzey komutanlarla değiştirmesini önerdiğini de ekledi.

El-Ferah, Suudi Arabistan’ın el-Medeni’yi Altıncı Savaş sırasında Duhan, Cebel-i Rumeyh ve Cizan cephelerinde tanıdığını; paralı askerlerin ise çeşitli cephelerde kendilerine karşı verdiği mücadeleden onu çok iyi bildiğini ifade etti.

Ayrıca el-Medeni’nin Yemen kabileleriyle güçlü bağları ve yerel askeri liderlerle yakın ilişkileri olduğuna dikkat çekti.

Son olarak el-Ferah, “Her zafer Allah’ın lütfu ve rehberliğiyle gelir” diyerek, çalınan hakları ve yağmalanan serveti geri alma, ulusal egemenliği tesis etme yolunda el-Medeni’ye ilahi yardım ve rehberlik dileğinde bulundu.

Güçlü ulusların liderlerinin ölümüyle yıkılmadığını vurgulayan El-Farah, “Allah, her aşamada bu ümmete adamlarını ve liderlerini hazırlar” sözleriyle açıklamasını tamamladı.