Rusya-HTŞ ilişkilerinde yeni dönem: Pragmatizm öne çıkıyor

img
Rusya-HTŞ ilişkilerinde yeni dönem: Pragmatizm öne çıkıyor YDH

Putin ve Colani, Moskova’da bir araya gelerek Rusya-HTŞ ilişkilerinde yeni dönemin çerçevesini çizdi. Taraflar arasındaki güvensizlik ortamına rağmen pragmatist bir yaklaşım öne çıkıyor. Moskova’daki görüşme, HTŞ'nin uluslararası pozisyonunu güçlendirme ve güvenlik ile ticari çıkarlarını güvence altına alma çabasının somut yansıması olarak öne çıkıyor.




YDH- Rusya ile Suriye'deki Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) arasındaki ilişkiler, güven sorunlarına rağmen karşılıklı çıkarlar temelinde şekillenmeye devam ediyor.

Bu doğrultuda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 15 Ekim’de Moskova’da HTŞ lideri Colani ile kritik bir görüşme gerçekleştirdi.

Liderlerin açıklamaları, uzun yıllardır süregelen ikili bağların hâlâ geleceğe dair bir temel taşıdığını gösteriyor. Analistler, Aralık 2024 öncesi döneme kıyasla önemli değişiklikler beklenirken bazı sürekliliklerin korunacağını belirtiyor.

Görüşmede Putin, iki ülke arasındaki tarihi bağları vurgularken, bunları daha da derinleştirme niyetini dile getirdi.

Colani ise ilişkilerde bir “yeniden başlatma” planı olduğunu açıkladı; Suriye’nin bağımsızlığı, egemenliği ve toprak bütünlüğünü koruyacak şekilde ilişkilerin yeniden tanımlanacağını söyledi.

Bağımsız Orta Doğu analisti Kyle Orton, New Arab’a yaptığı değerlendirmede, “Şaraa’nın Moskova ziyareti, Ruslar açısından en kötü senaryoların önlendiğini gösteriyor,” ifadelerini kullandı.

Century International’dan Aron Lund ise TNA’ya verdiği demeçte, “Koşullar göz önüne alındığında ilişkiler iyi gidiyor gibi görünüyor. Şaraa’nın Moskova’ya gidip Putin ile tokalaşması bunun somut kanıtı,” dedi.

Lund, “Esad’ın devrilmesinden bu yana Rusya kartlarını iyi oynadı. Aralık ayında işler belirsiz görünüyordu; şimdi Suriyelilerle düzenli görüşmeler yapıyorlar,” dedi.

New Arab, Putin ve Colani'nin, pragmatist ve hesaplı bir yaklaşım sergilediğini kaydederken Lund, “Hiçbiri birbirine tam güvenmiyor; ama gerektiğinde gülümseyip tokalaşacaklar,” ifadelerini kullandı.

Colani'nin ziyareti öncesinde Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Suriye’nin Rus üslerinin korunmasını talep ettiğini açıkladı.

Lavrov, üslerin Afrika’ya “insani lojistik merkezleri” olarak dönüştürülebileceğini ve Moskova’nın Suriye’nin çıkarlarını gözeterek hareket edeceğini vurguladı.

Lund, “Rusya bu fikri uzun süredir gündemde tutuyor. Askeri varlığını sürdürmek için örtülü bir gerekçe sağlıyor. Bunu ciddi şekilde uygulayacaklarını sanmıyorum; ama siyasi değeri yok değil,” dedi.

HTŞ, hâlâ öneriyi kabul etmedi; kamuya açık tartışmalar, Moskova’nın tekliflerini bir “satış sunumu” gibi sunduğu izlenimi veriyor.

Ekim başında HTŞ savunma delegasyonu Moskova’yı ziyaret etti. Delegasyona, ihracata hazır Rus askeri teçhizatları, dronlar ve hava savunma sistemleri tanıtıldı.

Orton, Hmeymim’deki Rus askeri pozisyonunu Mart ayında gözlemlediğini belirterek, üslerin Rusya tarafından korunma koşulları ve insanî üsler olarak yeniden düzenlenip düzenlenmeyeceğinin hâlâ belirsiz olduğunu söyledi.

“Mevcut durumda Rusya, Şaraa’nın en azından resmi olarak ‘kapalı cephede’ Rusları yanına almak istediği için Suriye’deki varlığını koruyacak gibi görünüyor,” dedi.

İki taraf arasındaki ilişki çerçevesi hâlâ belirsizliğini koruyor. Orton, “Moskova’daki görüşme, açık düşmanlığın sona erdiğinin sinyaliydi; ancak aynı zamanda iki tarafın birbirini test etme sürecinin bir parçası,” dedi.

Lund’a göre, Colani ve Putin’in birbirinin ihtiyaç duyduğu unsurlar var.

“Putin, Suriye’deki üslerini ve mevcut askeri varlıklarını korumak istiyor. Şaraa ise BM terör listelerinden çıkarılmayı, limanlar üzerinden petrol ve buğday sevkiyatının sürdürülmesini ve eski rejimden sürgün edilen üyelerin kontrol altında tutulmasını talep ediyor,” dedi.

Her iki tarafın da Suriye’ye silah tedarikine ilgi duyabileceği belirtiliyor; bu, İsrail’den gelebilecek askeri baskılara karşı Suriye’ye avantaj sağlayabilir.

Lund, Colani'nin Amerikalılara da tam anlamıyla güvenmediğini ve yabancı ilişkilerini çeşitlendirmek istediğini vurguladı. “Colani, tüm aktörlerle konuşabilmeyi istiyor ve bunu aktif olarak yapıyor,” dedi. Orton ise, “ABD desteği sınırlı ve kısa vadeli; uzun vadeli güvenlik sağlamıyor. Trump’ın değişken doğası bunu daha da belirsiz kılıyor,” dedi.

Suriye, Rusya’nın BM Güvenlik Konseyi’ndeki daimi üyeliği sayesinde hâlâ uluslararası alanda önemli bir aktör. 

“Şaraa, Rusların kısa süre önce kendisini hedef almasına rağmen, ilişkileri iyi bir seviyede tutmanın hem kendi hem de Suriye’nin çıkarına olduğuna karar verdi.” diye belirten Lund’a göre, Suriye’nin kimyasal silahlar, insani yardım, terörizm ve Golan gibi meselelerde pozisyonunu destekleyecek Rusya ile ilişkileri sürdürmesi avantajlı.