Irak'ta 11 Kasım'da yapılacak parlamento seçimleri öncesinde eski başbakan Nuri el-Maliki, yeniden siyasetin merkezine yerleşti. Kendisini "demokratik sistemin koruyucusu" olarak konumlandıran Maliki, mevcut Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani'ye karşı başbakanlık yarışının sinyalini veriyor.
YDH - Irak'ta 11 Kasım'da yapılacak parlamento seçimlerine doğru siyasi tansiyon yükselirken, Kanun Devleti Koalisyonu lideri Nuri el-Maliki yeniden tartışmaların odağına yerleşti.
2006 ile 2014 yılları arasında iki dönem başbakanlık yapan Maliki, son konuşmalarında "siyasi sürecin rotasının düzeltilmesi" çağrısını sıkça yineledi.
Maliki, "demokratik sisteme karşı yürütülen komploya" ve "Baasçı düşüncenin kalıntılarına" karşı uyarılarda bulunarak Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani başta olmak üzere rakiplerini hedef aldı. Maliki, rakiplerini geleneksel Şii güçlerin rolünü zayıflatmakla suçluyor.
Son konuşmasında geniş katılımlı bir seçim çağrısı yapan Maliki, "gerçek değişimin sadece sandık yoluyla gerçekleşeceğini" vurguladı. 2003 sonrası siyasi sürecin "Iraklıların kanlarıyla kurulduğunu" belirten Maliki, bu sürecin savunulması gerektiğini söyledi ve "Iraklılar geçmişe dönülmesine izin vermeyecek" diye konuştu.
Gözlemciler, bu açıklamaların yalnızca seçim propagandası olmadığını, Maliki’nin kendisini hem "demokratik deneyimin koruyucusu" hem de "gelecek dönemin başbakan adayı" olarak konumlandırma girişimi olduğunu değerlendiriyor.
Şii blok içinde rekabet derinleşiyor
Siyasi sahnede Şii aktörler arasındaki rekabet hızla derinleşiyor. Başbakan Sudani, Hikmet Akımı lideri Ammar el-Hakim, Asaib Ehl el-Hak hareketinin lideri Kays el-Hazali ve Koordinasyon Çerçevesi bileşenleri, öne çıkan adaylar arasında yer alıyor.
İslami Davet Partisi Siyasi Büro üyesi Ahmed ez-Zeki (Ebu Meysem el-Cevahiri), el-Ahbar'a yaptığı açıklamada, "Maliki, siyasi sürecin mimarı ve görevdeyken önemli başarılar elde etmiş bir lider" dedi.
Zeki, "Seçimlerde Maliki’nin oy oranının yüksek olmasını bekliyoruz, nihai kararı sandık verecek" diye ekledi.
2014 seçimlerini hatırlatan Zeki, "O dönemde Maliki en yüksek oyu almış, ancak hükümeti kurma görevi kendisine verilmemişti" ifadelerini kullandı.
"Maliki başbakanlığa en uygun isim"
Kanun Devleti Koalisyonu yöneticilerinden Haydar el-Lami de el-Ahbar'a yaptığı değerlendirmede, "Maliki’nin bir sonraki dönemde başbakan olması gerektiğinde ısrarlıyız. Siyasi sürecin dinamiklerini en iyi bilen isim o. Ayrıca komşu ülkelerle geniş ilişkileri var" dedi.
Lami, başbakanın seçiminin Koordinasyon Çerçevesi içindeki uzlaşmaya bağlı olacağını ve Maliki’nin bu yapının "birleştirici lideri" konumunu koruduğunu dile getirdi.
Sudani'nin yükselişi Maliki'yi zorluyor
Siyasi analist Ahmed el-Kaabi'ye göre Maliki, Koordinasyon Çerçevesi içindeki konumunu seçim desteğine dönüştürmeye çalışıyor.
Ancak Kaabi, el-Ahbar'a, "Maliki, Başbakan Sudani’nin artan siyasi ve halk desteği karşısında ciddi zorluklarla karşılaşıyor" diye konuştu.
Kaabi, "Maliki kendini 2003 sonrası dönemin meşru lideri olarak görürken, Sudani teknokratik bir yönetim anlayışını öne çıkararak geleneksel figürlerin etkisini azaltmak istiyor" dedi.
Kaabi, sözlerini "Maliki’nin yeniden başbakan olma ihtimali tamamen ortadan kalkmış değil, ancak kolay da görünmüyor" diyerek tamamladı.
'Güçlü devlet' vurgusu öne çıkıyor
Seçim dinamiklerini izleyen uzman Munir el-Esedi ise Maliki’nin "özellikle güney vilayetlerinde ve Bağdat’ta hâlâ etkili bir tabana sahip olduğunu" belirtti.
Esedi, el-Ahbar'a yaptığı açıklamada, "Maliki, projesinin tamamlanmadığına inanıyor. Ona göre ülke, güvenlik ve siyaset alanındaki zorluklarla baş edebilecek güçlü bir yönetime ihtiyaç duyuyor" dedi.
Bununla birlikte Esedi'ye göre, "Yeni Şii hareketler, geleneksel liderliğin etkisini kırmak istiyor. Bu da Maliki ile Sudani arasındaki rekabeti Koordinasyon Çerçevesi içinde daha hassas hale getiriyor."