Şeyh Hikmet el-Haceri’nin “kendi kaderini tayin hakkı” çağrısının ardından, Dürzi gruplar ile HTŞ’ye bağlı güçler ve Bedevi militanlar arasında Süveyda'da şiddetli çatışmalar patlak verdi. İnsansız hava araçlarıyla düzenlenen saldırılar, sivilleri hedef alan silahlı eylemler ve karşılıklı sızma girişimleri bölgede güvenliği çökertti.
YDH- Süveyda’daki olayların seyri, Şeyh Hikmet el-Haceri'nin pazartesi günü yaptığı açıklamaların ardından hızla tırmandı. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’ne göre, açıklamaların üzerinden 48 saat bile geçmeden bölgede şiddetli bir tırmanış yaşandı.
El-Haceri, “vilayetin kendi kaderini tayin hakkı ve tam bağımsızlığı” vurgusuyla uluslararası toplumu bölgede yaşananları “soykırım” olarak tanımaya çağırmış, aralarında kadınların da bulunduğu 600’den fazla kaçırılan kişinin akıbetinin açıklanmasını istemişti.
İnsansız hava araçlarıyla gerçekleştirilen saldırılar, sivil bir otobüse açılan ateş ve cephe hatlarına yönelik karşılıklı sızma girişimleri dikkat çekti.
Çatışmalarda bir yanda Dürzi silahlı gruplar, diğer yanda Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) rejiminin 'savunma bakanlığı'na bağlı birlikler ile Sünni Bedevi aşiretler yer aldı.
Dün, Şam’dan Süveyda’ya giden bir yolcu otobüsü, uluslararası karayolunun Mercene istasyonu yakınlarında kimliği belirsiz kişiler tarafından hedef alındı.
Saldırıda bir genç erkek ile bir kadın hayatını kaybederken, 11 kişi yaralandı.
Bu olay, iki vilayeti birbirine bağlayan hayati yol hattında sivilleri hedef alan en ciddi saldırılardan biri olarak değerlendiriliyor.
Aynı gün, el-Umran kavşağı ile Valga kasabası arasındaki kontrol noktası, hükümete bağlı silahlı insansız hava araçlarının yoğun saldırısına maruz kaldı.
Saldırılarda yedi Ulusal Muhafız mensubu yaralandı. Hedef alınan bölgelerden dumanlar yükselirken, çevrede yaygın bir güvenlik alarmı yaşandı.
Bombardıman yalnızca bu noktayla sınırlı kalmadı; Süveyda kırsalındaki Ta’la ve el-Hayat köyleri de ağır silahlarla vuruldu. Saldırılar, çevredeki köylerde yaşayan siviller arasında büyük panik yarattı.
Son günlerde Şam-Süveyda yolu, sivillere yönelik saldırıların merkezine dönüşmüş durumda. Süveyda ile Dera’yı birbirine bağlayan tek insani geçiş noktasına yakın bölgelerde tekrarlanan saldırılar, halkın acısını artırıyor. Bölge sakinleri, hastanelere ve temel hizmetlere erişimde ciddi zorluklar yaşıyor.
Dün ayrıca Süveyda kent merkezindeki ana yola yönelik bir başka saldırı düzenlendi.
HTŞ'nin 'savunma bakanlığı'nın güçleri ve Sünni Bedevi militanlara ait mevzilerden fırlatılan insansız hava araçlarının saldırısında üç kişi yaralandı ve hastaneye kaldırıldı. Saldırının sorumluluğunu şu ana kadar hiçbir grup üstlenmedi.
Süveyda kırsalında ise, Umm el-Zeytun bölgesinden doğuya doğru ilerleyen silahlı bir grup genç, ateşkes emirlerini ihlal ederek HTŞ'nin 'savunma bakanlığı'nın güçleri ve Sünni Bedevilerin bulunduğu bir kontrol noktasına saldırdı.
Bunun üzerine hükümet güçleri ve Sünni Bedevi militanlar, el-Hayat, Rima Hazem ve Valga bölgelerindeki Dürzi mevzilerine misilleme operasyonları başlattı.
Kısa süre sonra bu bölgeler de insansız hava araçlarıyla hedef alındı; saldırılarda birkaç Dürzi savaşçı yaralandı.
Karadaki gerginliğin tırmanmasıyla eş zamanlı olarak İsrail savaş uçakları, helikopterleri ve keşif uçakları, çatışmaların yayılma ihtimaline karşı güney Suriye semalarında uçuşlar gerçekleştirdi.