Netanyahu beşinci kez Washington'da

img
Netanyahu beşinci kez Washington'da YDH

"Erken seçim olmazsa ve Washington-Tahran arasındaki durmuş görüşmelerde yeni bir gelişme yaşanmazsa İsrail gelecek 12 ay içinde -Netanyahu’nun görev süresinin sonuna denk gelen dönemde- İran’a karşı yeni bir savaş başlatabilir."




YDH - Trump, Netanyahu’yu beşinci kez acilen Washington’a çağırdı; görüşme Suriye’yi konu alsa da asıl amaç İran’ı kuşatarak bölgesel güç dengesini kendi lehine değiştirmek. ABD, savaşsız çözüm için Irak ve Lübnan’da baskıyı artırırken Gazze’de Hamas’sız bir formül arıyor. Netanyahu ise kişisel af talebiyle köşeye sıkışmış durumda. El-Ahbar yazarı Hüseyin İbrahim yorumladı.

İsrail basınında çıkan haberlere göre, önümüzdeki iki hafta içinde ABD Başkanı Donald Trump ile düşman İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu arasında, Trump’ın göreve gelmesinden bu yana beşinci yüz yüze görüşme gerçekleşecek.

Yeni buluşma, iki lider arasındaki telefon görüşmesinde kararlaştırıldı; Netanyahu’nun ofisinden yapılan açıklamaya göre görüşme Suriye odaklıydı ve bu, aynı dönemde yapılan onlarca telefon görüşmesinden biriydi.

Trump, görüşmenin ardından Truth Social platformunda paylaştığı mesajda Netanyahu’dan “Suriye’nin refah içinde bir ülkeye dönüşüm sürecine müdahale etmemesini” istedi.

Orta Doğu’daki gelişmeler bu yoğun temas trafiğini açıklayabilir olsa da Trump’ın Netanyahu’ya yaptığı acil davetin ardında, İran ve bölgesel müttefikleriyle gerilimin tırmanma ihtimali yatıyor.

İsrail tarafının açıklamasında yer almayanlar, özellikle Tel Aviv ile Tahran arasındaki tehditlerin arttığı ve geçen haziranda İran’a karşı 12 gün süren savaş öncesinde iki liderin izlediği aldatma politikasının gölgesinde, söylenenlerden daha fazla anlam taşıyor.

ABD’nin bölgedeki bütün diplomatik hamleleri İran’ı kuşatma ve nüfuzunu kırma amacıyla şekilleniyor; bu baskı şu anda en çok Irak ve Lübnan sahasında kendini gösteriyor, zira Washington savaşsız köklü değişim yaratmayı umuyor.

Trump’ın asıl hedefi bölge üzerinde tam kontrol sağlamak; bunun tek yolu İran’ı taviz vermeye zorlamak, gerek doğrudan savaşla, gerekse müttefiklerine yönelik savaşla.

ABD böylece bölgesel güç dengesinde kendi himayesinde köklü bir değişim yaratmayı, Suriye, Suudi Arabistan, diğer Arap ülkeleri ve Türkiye’yi kapsayan yeni düzenlemelerle Suriye geçiş dönemi lideri Ahmed eş-Şaraa’nın iktidarını pekiştirmeyi planlıyor.

Bu aktörlerin hiçbiri, Gazze’de Hamas’ı yönetimden uzaklaştıracak ve İsrail’in istediğinden farklı alternatifler sunacak bir çözüme ulaşmadan böyle bir projede ilerleyemez.

Netanyahu'nun ise hesabı tamamen başka yerde: her şeyi İsrail’in ve bizzat kendi kontrolünde tutmak, savaşlarını tamamlamak, genişleme ve güvenlik hedeflerine ulaşmak istiyor. Bunun için de koalisyon hükümetini en azından bir sonraki seçime kadar koruması şart; zira mevcut koşullar ona göre zaferi garanti ediyor.

Ancak ziyaretin en büyük değişkeni, Netanyahu’nun yolsuzluk davalarından affedilmek için Devlet Başkanı İshak Herzog’a yaptığı başvuru oldu. Trump geçen ekimdeki İsrail ziyaretinde bu talebi bizzat iletmişti.

Bu gelişme Netanyahu’yu kendi programını uygulama konusunda daha zayıf, uzlaşmaya daha açık bir konuma getiriyor; böylece ABD’nin Suriye ve Gazze planı, Netanyahu ile aşırı sağ hükümetinin öncelikleri karşısında bir adım öne geçiyor.

İran, Lübnan ve Irak cephesi ise daha belirsiz: ABD, Hizbullah’ın silahsızlandırılmaması halinde Lübnan’a İsrail sopasını sallıyor, Tahran’ı zayıflatma çabasının bir parçası olarak. Irak’ta ise Suriye ve Lübnan dosyasından sorumlu özel temsilci Tom Barrack, Bağdat’a giderek Iraklı grupların Hizbullah’a destek vermesi halinde İsrail saldırısıyla karşılaşabileceği uyarısında bulundu; zira sızan bilgilere göre İsrail Hizbullah’a yakın zamanda ağır bir darbe indirmeye hazırlanıyor.

Avrupa’dan bir diplomatın Ynet sitesine aktardığına göre, erken seçim olmazsa ve Washington-Tahran arasındaki durmuş görüşmelerde yeni bir gelişme yaşanmazsa İsrail gelecek 12 ay içinde -Netanyahu’nun görev süresinin sonuna denk gelen dönemde- İran’a karşı yeni bir savaş başlatabilir.

Çeviri: YDH



Makaleler

Güncel