Gazze’de kırılgan ateşkes sonrası hızlanan siyasi ve güvenlik düzenlemeleri, İsrail, uluslararası aktörler ve bölge ülkelerinin yeni stratejik hamleleriyle “ikinci aşama” olarak tanımlanan kritik bir döneme evriliyor.
YDH- Siyasi analist Visam Afifa, Gazze’deki kırılgan ateşkesin ardından yaşanan gelişmeleri değerlendirdiği analizinde, sürecin ateşkes sonrası hızlanan düzenlemelerle “ikinci aşama” olarak adlandırılabilecek yeni bir döneme girdiğine dikkat çekti.
Afifa, bu bağlamda üç önemli gelişmeyi ön plana çıkardı.
Bunlardan ilki, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu ile İngiliz elçi Tony Blair arasında gerçekleşen gizli bir görüşmenin ortaya çıkması oldu.
Blair’in bu görüşmede, Arap ve uluslararası desteğin sağlanması koşuluyla, İsrail’in itirazı olmadan Gazze’nin bazı bölgelerinin deneme amaçlı olarak Filistin Yönetimi’ne bırakılması fikrini gündeme getirdiği öğrenildi.
Analist, bu hamlenin, eski ABD Başkanı Donald Trump’ın planı çerçevesinde Blair’e önerilen “Barış Konseyi” rolüyle örtüştüğünü belirtti.
İkinci olarak, IOL gazetesinin haberine göre Güney Afrika, geçtiğimiz ay 153 Filistinlinin Johannesburg’a charter uçuşuyla gelmesinin ardından, İsrailli kuruluşlarla bağlantılı “gönüllü yer değiştirme” iddialarının gündeme gelmesi üzerine Filistinliler için uygulanan vize muafiyetini kaldırdı.
Analizde, bu kararın uluslararası tahliye projelerinin seyahat rotalarının kötüye kullanılması endişelerine yanıt olduğu kaydedildi.
Üçüncü gelişme ise Türkiye’den geldi. Türkiye, Filistin yönetimi ve polis gücü olmadan silahsızlanmanın mümkün olmayacağını net şekilde ifade etti.
Hakan Fidan, Washington açısından ikinci aşamanın gecikmesinin “felaket bir başarısızlık” olacağını savunurken, Hamas’ın uzmanlardan oluşan bir hükümet, bir Filistin polis gücü ve çokuluslu bir uluslararası istikrar gücü gibi açık şartlar altında yönetimi devretmeye hazır olduğunu belirtti.
Afifa, siyasi girişimler, güvenlik düzenlemeleri ve bölgesel baskılarla şekillenen bu sektörün artık yeni bir mühendisliğe doğru yol aldığını ifade etti. Ancak en büyük sorunun, ikinci aşamanın Filistinlilerin doğrudan katılımıyla mı yoksa onların dışında şekilleneceği olduğunu dile getirdi.