Yerleşimcilerin, İsrail işgal güçlerinin desteğiyle Filistin topraklarını ele geçirdiği ve halkın tarım ile yaşam alanlarına erişiminin engellendiği bildirildi.
YDG- El-Cezire Mubaşir’in aktardığına göre, İsrail işgal güçlerinin desteği ve korumasıyla bazı yerleşimciler, Kudüs’ün kuzeydoğusundaki el-Halil şehrine bağlı Şuyuh ve Sair kasabalarında geniş Filistin topraklarını işgal etti.
İşgal güçleri aynı zamanda 1984 yılında Filistin toprakları üzerinde kurulan “Asfer” yerleşimini genişletmek amacıyla kazı ve inşaat çalışmalarına devam etti. Filistinli kaynaklar, bu adımı yasa dışı yerleşim politikalarının bir parçası olarak nitelendirdi; bu politikanın daha fazla Filistin toprağını ilhak etmek ve sahiplerini yerinden etmek amacı taşıdığı belirtildi.
El-Cezire Mubaşir’in bildirdiğine göre, birçok toprak sahibi ve çiftçi, yerleşimcilerin Filistin topraklarına onlarca karavan yerleştirerek, burayı konutları için hazırladıklarını ifade etti. Arazi sahiplerinin söz konusu bölgelere erişimi engellendiği ve herhangi bir tarımsal faaliyet yapmalarının yasaklandığı kaydedildi.
Yerleşimci yayılımı ve Filistinlilere yönelik zorluklar
Ahmed Şelalde adlı toprak sahibi, işgalin “Curatü’l-Hayl” ve “el-Cenub” bölgelerinden halkı çıkardığını ve yerleşim alanına yakın arazilere yaklaşmalarını engellediğini belirtti. Şelalde, yerleşimcilerin o arazilere ulaşmaya çalışan herkese taş attığını vurguladı ve bu durumun Filistinlilerin evlerine doğru benzeri görülmemiş bir yerleşim yayılımını yansıttığını ifade etti.
Şelalde ayrıca, yeni yerleşimci yayılmasının bölgenin topoğrafyasını doğrudan tehdit ettiğini ve Halil’in kuzeydoğusundaki iki kasabanın genişlemesini tehlikeye attığını belirtti. Bunun, arazinin yapısında kalıcı değişikliklere yol açabileceği ve halkın araziyi kullanma özgürlüğünü sınırlayabileceği aktarıldı.
El-Cezire Mubaşir’in aktardığına göre, bölgedeki bir diğer toprak sahibi Yasir Şelalde, yerleşim yayılmasını “benzeri görülmemiş ve önlem alınmayan” bir gelişme olarak nitelendirdi. Şelalde, yerleşimcilerin kendilerine ateş açtığını, ses bombası ve fiziki saldırılarla tacizde bulunduğunu ve gündüz-gece demeden saldırdıklarını belirtti.
Yasir Şelalde, “Yerleşimdeki güvenlik güçleri, yerleşimcilerin saldırılarına iştirak ediyor; bu durum birçok ailenin silah tehdidi altında topraklarını terk etmesine yol açtı. Ardından yerleşimciler, genellikle gece saatlerinde inşa ve genişleme faaliyetlerine başlıyor.” ifadelerini kullandı.
Ayrıca Şelalde, “Tüm bu çabalara rağmen, topraklarımızda direniyoruz ve koşullar ne olursa olsun arazilerimizden ayrılmayacağız. İsrail hükümeti tarafından desteklenen yerleşim, insanları tüm araçlarla topraklarını terk etmeye zorlayarak tamamen kontrol altına almak istiyor.” dedi.
Habere göre, Filistinli çiftçi Muhammed el-Meşni, yaşananları, iki kasabanın tek nefes alan bölgelerinde benzeri görülmemiş bir yerleşim yayılımı olarak tanımladı. Meşni, saldırıların ciddi şekilde arttığını, Filistinlilerin tarım yapmasının, meyve toplamasının ve otlaklara erişiminin engellendiğini, ayrıca mülklerinin yakıldığı ve tahrip edildiğini belirtti. Meşni, yetkilileri toprak ve evleri korumak için “işgalin kanserine” karşı derhal müdahale etmeye çağırdı.
“Asfer” yerleşimi genişliyor
El-Cezire Mubaşir’in aktardığına göre, Halil’in kuzeydoğusundaki “el-Cenub” ve “Curatü’l-Hayl” bölgeleri, 7 Ekim 2023’ten sonra yerleşimciler ve işgal güçleri tarafından en şiddetli saldırılara maruz kaldı. Bu saldırılar sonucunda birçok aile yerinden edildi ve işgal güçleri onlarca dönüm araziyi ele geçirerek “Asfer” yerleşimini genişletmek üzere yeni yerleşim birimleri kurdu. “Asfer”, 1984’ten beri Filistin topraklarında kurulan en eski yerleşimlerden biri olarak kabul ediliyor.
El-Cezire Mubaşir’in bildirdiğine göre, bu saldırılar, Batı Şeria’daki İsrail yerleşim politikalarının bir devamı niteliğinde. Bu politikalar, Filistinlileri topraklarından çıkarmayı ve fiili durum oluşturarak yeni gerçeklikler dayatmayı amaçlıyor.