İsrail, Yunanistan ve Kıbrıs, Doğu Akdeniz’de artan askerî gerilimler karşısında bölgesel güvenliği güçlendirmek amacıyla Kudüs’te stratejik bir zirve düzenleyerek, ortak hızlı müdahale gücü kurma olasılığını masaya yatırıyor.
YDH- İsrail, Yunanistan ve Kıbrıs liderleri yarın işgal altındaki Filistin'in başkenti Kudüs’te bir araya gelerek Doğu Akdeniz’de askeri iş birliğinin güçlendirilmesini görüşecek.
Üçlü zirve, bölgedeki artan askerî faaliyetler karşısında özellikle Atina’nın algıladığı kaygılar ışığında düzenleniyor.
Toplantının öncesinde, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’nun Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis ve Kıbrıs Cumhurbaşkanı Nikos Hristodulidis ile ikili görüşmeler gerçekleştirmesi bekleniyor.
Ardından yapılacak üçlü zirvede, alınan kararlar ortak bir basın açıklamasıyla kamuoyuna duyurulacak.
İsrail medyası i24NEWS'un iddiasına göre, ''bölgede son dönemde artan askerî hareketlilik ve Türkiye’nin faaliyetlerindeki yükseliş, Atina’nın güvenlik endişelerini derinleştirirken, zirvenin gündeminde bu kaygılara cevap niteliğinde bir hızlı müdahale askerî biriminin kurulması ihtimali de bulunuyor''.
i24NEWS muhabiri Amichai Stein’ın geçtiğimiz hafta aktardığı haberler, üç ülkenin böyle bir ortak güç oluşturma olasılığını gündeme getirmişti.
Uzmanlar, hızlı müdahale gücünün, İsrail, Yunanistan ve Kıbrıs arasında askerî ve stratejik koordinasyonun artırılması, hazırlık seviyesinin yükseltilmesi ve bölgesel askeri kapasitesinin güçlendirilmesi açısından kritik bir adım olduğunu belirtiyor.
Girişimin özellikle Atina’nın bölgedeki askerî dengeye ilişkin endişelerinden kaynaklandığı vurgulanıyor.
Bu zirvenin bölgedeki stratejik ortaklığı pekiştirerek, savunma alanındaki iş birliğini derinleştirebileceği ve bölgesel güvenlik sorunlarına daha koordineli, kapsamlı bir yanıtın sinyallerini verebileceği iddialar arasında. Bu bağlamda, Doğu Akdeniz’deki güvenlik mimarisinde önemli bir dönüm noktası olarak değerlendirilen zirve, üç ülke arasındaki ittifakın yeni aşamasını simgeliyor.
Gözlemciler, bölgede artan jeostratejik rekabet ve İsrail’in Türkiye karşıtı hamlelerinin ardından, Ankara’nın Doğu Akdeniz ve genel olarak Ortadoğu’da güvenilir, dengeli ve yayılmacılığa karşı uzlaşı temelli ittifaklar kurma arayışını hızlandırmasının kaçınılmaz olduğu konusunda hemfikir.
Ayrıca, İsrail’in Yunanistan ve Kıbrıs ile askerî iş birliğini derinleştirmesi, Türkiye’nin bölgesel nüfuzunu sınırlama stratejisinin bir parçası olarak okunuyor.
Haliyle bu durum, Ankara’yı müttefik portföyünü genişletmeye ve bölgesel güç dengelerinde daha esnek bir pozisyon almaya zorlayacak jeopolitik bir zorunluluğu beraberinde getiriyor.