Paul Craig Roberts, İran–İsrail geriliminin Batı’nın Tahran’a yönelik taleplerini ağırlaştırdığını ve kısa çatışmanın İran’ın caydırıcı gücünü ortaya çıkardığını söylüyor.
YDH- ABD’li ekonomist ve Reagan yönetiminde Hazine Bakan Yardımcısı olarak görev yapan Paul Craig Roberts, İran ve İsrail arasında yaşanan gerilimin arka planına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Roberts, Batı’nın İran’a yönelik taleplerinin giderek arttığını ve nükleer programla sınırlı kalmadığını belirterek, “Artık yalnızca nükleer enerjiye değil, füze kapasitesine de sahip olmamasını istiyorlar” dedi.
Roberts’a göre, İsrail ile İran arasında yaşanan kısa süreli çatışma, bölgedeki güç dengesine dair önemli bir tabloyu ortaya çıkardı.
İsrail’in askeri üstünlüğüne dair yaygın algının sorgulandığını söyleyen Roberts, “O çatışma, İran’ın İsrail’e ciddi zarar verebilecek bir füze kapasitesine sahip olduğunu gösterdi” ifadelerini kullandı.
Bu durumun Tel Aviv’de güvenlik algısını derinden sarstığını vurgulayan Roberts, İsrail hükümetinin aynı riski yeniden almak istemediğini belirtti.
Washington’un İran’la yapılan nükleer anlaşmayı bozduğunu hatırlatan Roberts, taraflar arasında imzalanan mutabakatın sürdürülebileceği bir zeminin ABD tarafından ortadan kaldırıldığını savundu.
Bu kararla birlikte İran’ın daha fazla baskı altına alınmak istendiğini söyleyen Roberts, “Biz anlaşmayı bozduk, şimdi de İran’ın nükleer ve füze programlarını tamamen durdurmasını talep ediyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Roberts, İsrail’in güvenlik kaygılarının ABD’nin İran politikasını şekillendirdiğine de dikkat çekti.
Netanyahu yönetiminin Tahran’la yaşanan son çatışmadan sonra kırılganlığını gördüğünü belirten Roberts, “İsrail aynı riski yeniden almak istemiyor ve bu nedenle baskıyı bizim üzerimizden artırmayı tercih ediyor” diye konuştu.
