Yemen’in güneyinde yaşanan son gelişmelerin, Suudi Arabistan ile BAE arasındaki gerilimi açığa çıkardığı ve çıkar ile nüfuz mücadelesinin koalisyon içindeki çatlakları derinleştirdiği belirtildi.
Yazar: Admin
YDH- Siyasi ve stratejik işler araştırmacısı Enes el-Kadı, Yemen’in işgal altındaki güney vilayetlerinde, özellikle Hadramut’ta yaşanan son gelişmelerin, Suudi Arabistan ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) arasındaki “benzeri görülmemiş bir kamusal tırmanışı” yansıttığını söyledi.
El-Kadı, bu durumun sözde “koalisyonun” tamamen çözüldüğünü ortaya koyduğunu ve çatışmanın Yemen’in ulusal davasına yönelik bir kaygıdan ziyade çıkarlar ve nüfuz mücadelesi olduğunu gösterdiğini ifade etti.
“Beşinci nesil savaş” vurgusu
El-Mesire televizyonuna konuşan el-Kadı, Yemen’e yönelik saldırıların, devletleri içeriden parçalamayı hedefleyen ve iç-dış geniş ittifaklara dayanan “beşinci nesil savaş” çerçevesinde yürütüldüğünü belirtti.
El-Kadı, bu tür bir savaşta saldırganlar arasında, parçalanmanın ardından kurulacak siyasi düzen konusunda bir uzlaşının bulunmadığını kaydetti.
“Sanaa sonrası” konusunda uzlaşma yok
El-Kadı, Suudi Arabistan ile BAE’nin yıllar süren saldırılar boyunca rol ve coğrafyayı paylaştıklarını ancak “Sanaa sonrası aşama” konusunda hiçbir zaman anlaşmaya varmadıklarını, bu nedenle aralarındaki yüzleşmenin kaçınılmaz hale geldiğini söyledi.
Son haftalarda, özellikle aralık ayında, Riyad’ın siyasi baskı ve güç tehdidi yoluyla gerilimi yönetme çabalarının başarısız olduğunu belirten el-Kadı, bu durumun sözde Başkanlık Liderlik Konseyi’nden gelen açıklamalar ve Mukalla Limanı’nda güç kullanımının bunu ortaya koyduğunu ifade etti.
Rekabetçi, varoluşsal olmayan bir çatışma
El-Kadı, Suudi-BAE anlaşmazlığını varoluşsal değil, rekabetçi bir çatışma olarak niteleyerek, bunu Birinci Dünya Savaşı öncesi Avrupa’daki nüfuz ve kaynak rekabetlerine benzetti.
Tırmanışı, özellikle Suudi Arabistan’ın ekonomisini çeşitlendirme planlarının Emirlik projeleriyle giderek daha fazla çatışmasına bağlayan el-Kadı, bunun bölgesel ekonomik üstünlük için bir yarışı körüklediğini söyledi.
Hadramut neden merkezde?
El-Kadı, Hadramut’un başlıca çatışma alanına dönüştüğünü, çünkü BAE’nin buradaki kazanımlarının Suudi Arabistan’ın sınır güvenliği, petrol hedefleri ve enerji ihracat projeleri dahil olmak üzere ulusal güvenlik çıkarlarını doğrudan tehdit ettiğini vurguladı.
Aden ve Şebva’da da çelişkiler bulunduğunu ancak Hadramut’un kendine özgü stratejik önemi nedeniyle bu düzeye ulaşmadığını kaydetti.
“Koalisyon” ve “meşruiyet” kavramları sorgulanıyor
El-Kadı, son gelişmelerin “koalisyon” ve “meşruiyet” kavramlarının içini tamamen boşalttığını belirtti.
Bu gelişmelerin, Sanaa’nın uzun süredir dile getirdiği, Yemen’e karşı yürütülen savaşın yayılmacı gündemler tarafından yönlendirildiği ve yerel vekillerin yalnızca araç olarak kullanıldığı yönündeki tutumu doğruladığını ifade etti.
Sahadaki son gelişmeler
Suudi Arabistan ile BAE arasındaki gerilimin, Mukalla’daki Suudi hava saldırıları ve BAE destekli gruplarla bağlantılı askeri varlık ile silah sevkiyatlarına ilişkin çelişkili açıklamaların ardından son günlerde arttığı aktarıldı.
Bu tırmanışın, Yemen’e karşı savaş yürüten koalisyon içindeki derin fay hatlarını görünür kıldığı kaydedildi.
Gelişmelerin, kaynakları, kıyı şeridi ve kilit bölgesel enerji güzergâhlarına yakınlığı nedeniyle stratejik öneme sahip görülen Hadramut ve komşu vilayetlerde daha fazla istikrarsızlık endişesini artırdığı belirtildi.